Halfeti ziyaretimiz sırasında saksı saksı gül fidesi satılan bir bahçenin önünde durup, ismini ve yetiştirildiğini duyduğum ancak bir türlü rastlamadığım siyah gül fidesini incelemeye koyulmuşken, bahçenin sahibinin Halfeti’de 15 yıl belediye başkanlığı yapmış biri olduğunu öğrenmiştim…

Çok geçmeden, kafileyi görünce yanımıza geldi…

Meğerse Ankara eski Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile yakın akraba imiş…

Gülden önce Halfeti’ye yaptığı hizmetleri anlattı…

CHP’li olduğunu eklemeyi de ihmal etmeyen Halfeti eski belediye başkanının Melih Gökçek için söyledikleri, öyle kolay unutulacak cinsten olmadığı için hiç aklımdan çıkmaz o gün bu gündür…

“Biz Halfeti’ye çok şey kazandırdık, çok olumlu hizmetler verdik ancak bir şey itiraf etmem gerekir ki bu ailede belediyecilik denilince ilk akla gelen isim ben değil, Melih Gökçek’tir…

Onun farklı özellikleri vardır...

Mevla onu belediye başkanlığı için sanki özel olarak yaratmış…”

Evet, bu sözler ailede farklı zihniyete ve ayrı bir partiye hizmet eden bir belediye başkanı tarafından, Melih Gökçek için dile getiriliyordu…

Peki neydi, CHP’li belediye başkanının rakip bir partinin belediye başkanını, farklı görüşlere sahip olmasına rağmen yere göğe sığdıramayan düşüncesinin altında yatan nedenler…

Ankara’nın yoğun trafiğini, kısa sürede en kilit arterlerinde inşa ettiği ve hizmete soktuğu “battı-çıktı” tabir edilen alt ve üst geçitlerle rahatlatan Melih Gökçek için, sadece akrabası CHP’li eski belediye  başkanından değil,  “Ne yazık ki ona bizim subay lojmanlarından da hatırı sayılır oylar çıktı” deyip hakkını teslim eden üst düzey bir generalin ağzından Ankara Orduevi’nde bir yemekte de duymuştum…

Bütün bunları neden yazdım…

Bir belediye başkanını unutulmaz ve sıra dışı yapan yatırımların başında, işte böyle kalıcı ve vizyoner projeler gelir…

Çark’ta Tarihi Mesire ve eski stadyumun yerine yapılan Millet Bahçesi bu tür yatırımlardandır…

Daha yaşanılır, daha renkli ve daha hareketli bir şehir kurmak belediye başkanlarını unutulmaz yapacağı kadar sıra dışı başkanlar sınıfına sokar…

Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’yi işte böyle bir belediyecilik anlayışı bekliyor, sıra dışı başkanlar koltuğuna oturtacak…

Yapımı aylardır devam eden ve şehrin trafiğini Çevre yoluna taşıyacak önemli bir yatırım olan TOPÇA köprülü kavşağı ile yapımına henüz başlanan SGK köprülü kavşağı ne pahasına olursa olsun bitirilip hizmete açılmalı bir an önce…

Bunun yanında kendisini başkanlık koltuğuna oturtan Ada treni seferlerini kaldığı yerden yeniden başlatmak, inanın süt, bal, ağaç, fidan, yumurta, et satmaktan daha farklı bir ivme kazandırır…

Böyle olduğunu dile getirmeyen kalmadı ilimizde…

Son olarak SATSO Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ’un uyarıları da bu amaca yönelik olsa gerek…

Zira şehir, bu tür sıra dışı hizmetleri bekler bir başkandan…

Nereye gitsek ve kimle konuşsak, konu büyükşehir adına hayati önem taşıyan yatırımlara gelip dayanıyor…

İşte böyle bir beklenti var halkın gönlünde ve gözünde…

Ekrem Başkan için zor olmaz diye düşünüyorum, bütün bu konuların üzerine gitmek ve başarmak…

Yol, su, altyapı gibi rutin hizmetlerin üstüne çıkıp kendisini unutulmaz kılacak sıra dışı projelere yönelecek bir büyükşehir belediye başkan olarak Ekrem Yüce, önceliği şehrin trafiğini rahatlatacak, yaşamı kolaylaştıracak bu iki hayati kavşağa vermelidir…

“Belediyecilik bizim işimiz” diyen bir geçmişten gelen Ekrem Yüce için tarihi fırsatlardır bütün bunlar…

Yeter ki istesin ve çıksın yola…

Para da bulunur yapacak olan da…

Zira onun kullandığı dil, bilirim ki kaynak bulma adına yılanı deliğinden çıkarır…

O halde ne durur bilemem…

Bitirsin şu hayati projeleri…

Hak etsin Bizim Bahçe’nin paha biçilmez orkidelerini…