*Nezle hayırlı hastalıktır amma, bir de çekene sor.

             *Nikahta keramet vardır, derler!

             *Nisan yağmursuz, Mayıs gülsüz olmaz.

             *NİFAK DOSTLUĞA DÜŞMANDIR.

             *Nohut tanesi gibi yaş döküyor.

             *Nuh der, Peygamber demez.

             *Nuh Nebiden kalma.

             *NİFAK İLE İTTİFAK BİR YERDE OLMAZ.

             *O bir dalda kırk ceviz görmeden taş atmaz.

             *O bir demir leblebidir, çiğneyebilene aşkolsun.

              *O bir sağnak idi geldi, geçti.

              *NİMETİN İYİSİ KÖTÜSÜ YOKTUR.

              *O çamlar bardak oldu.

              *O hacı bu hacı, kim olacak boyacı.

              *O kadar ayıp, kadı kızında da bulunur.

              *NOKSANINI BİLMEK BİR MARİFETTİR.

              *O yalan bu yalan, fili yuttu bir yılan.

              *Ocağı söndü.

              *Ocağın eğriliğine bakma, tütünün doğru çıkmasına bak!

              *OĞLAN DAYIYA, KIZ HALAYA ÇEKER.

              *Ocağına ateş bıraktı.

               *Ocağına incir dikildi.

               *Oduncunun gözü ağaçtadır.

               *ODUNU DA SÜSLESEN GÜZEL OLUR.

                 *Odunun iyisi meşe, kızın iyisi Ayşe.

                 *Oğlanı doğurdum ama, bahtını doğuramadım.

                 *Oğlanınki oğul balı, kızınki bahçe gülü.

                 *OĞLAN EVLENİNCE BEY OLDUM SANIR.

                 *Oğlu babaya, kızı anaya çeker.

                 *Oğlunu seven hocaya, kızını seven kocaya verir.

                 *Ok yaydan çıktı!

                 *OKUMADAN ALİM, GEZMEDEN SEYYAH.

                 *Okka, her yerde dört yüz dirhem.

                 *Okumuşun ekmeği koynunda.

                 *Olacağa çare yoktur.

                 *OKUMAK BİLMEZ, GÖZÜ DEFTERDARLIKTA.

                 *Olmuş olacaktan iyidir.

                 *Olur olmaz patırtıya pabuç bırakmaz.

                 *Olur olmaz söze kulak asma.

                 *OKUMUŞUN OKUDUĞUNU DİNLE, İŞİNİ TUTMA.

                 *On birden sonra dükkan açar.

                 *On paralık mum al da, derdine yan.

                 *Ona sıyırma kantar, bana gelince tam tartar.

                 *OLACAKLA ÖLECEĞE ÇARE YOKTUR.

                 *Ondan yumurta alan sarısını bulamaz.

                 *Onun burnu koku almaz.

                 *Onun daha su götürür yeri var.

                 *ON PARMAĞIM, İKİ ELİM YAKANDA.

                 *Onun lakırdısı, eski bakır takırtısı.

                 *Onun parası para da, benimki mangır mı?

                 *Onun tüfeği çifte mi patlar?

                 *ONUN İPİYLE KUYUYA İNİLMEZ.

                 *Onunla aşık atılmaz.

                 *Orman ferman dinlemez.

                 *Orman gibi ucu bucağı bulunmaz.

                 *ORMAN YAĞMURUN YULARIDIR.

                 *Orman kibarı!

                 *Ormana balta ile girer gibi girişti.

                 *Ormana bir balta girmiş, sapı bendendir, demiş.

                 *ORTAK ÇOK OLUNCA, ZARAR AZALIR.

                 *Ortada fol yok, yumurta yok.

                 *Ortak gemisi yürümez.

                 *Ortak gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş.

                 *OTURAN ASLANDAN, GEZEN TİLKİ YEĞDİR.

                 *Ortaklık öküzden, buzağı yeğdir.

                 *Ortalığı kasıp kavurdu.

                 *Ortalık kan ağlıyor.

                 *OSMANLI EKMEĞİ YİYİP, DÜŞMANA DUA OLMAZ!

                 *Osmanlı fısıltıdan hoşlanmaz              

                 *Ot içinden tutuşur.

                 *Oturduğu yerde ot bitmez.

                 *OSMANLININ AYAĞI ÜZENGİDE GEREK.

                 *Oturandan yatan yeğ, eski bezden keten yeğ.

                 *Oturduğu ahır eskisi, çağırdığı İstanbul türküsü.

                    KAYNAK: Türk Atasözleri ve Deyimleri 2, Milli Kütüphane Başkanlığı.