Doksanlı yılların başında hava kirliliği açısından S.O.S. veren şehirler arasında yer almıştı Adapazarı...
O dönemlerde özellikle havanın ayaza dönüştüğü akşam saatlerinde başlayıp gece boyunca devam eden koyu bir sis tabakası örterdi kirli bir yorgan misali, şehrin üstünü...
O nedenle doğalgaza olan talep gün geçtikçe artarak kabına sığmaz hale gelmişti...
Sobalardan ve kaloriferlerden çıkan kesif duman, insanı hava kirliliğinin yoğun olduğu saatlerde sokağa çıkamaz hale getirmişti...
En sağlam insanın dahi etkilendiği kirli havayı solumak zorunda kalanlar yanında, nefes almakta zorlanan hastaların şikayetleri de her geçen gün artarak çığlık haline dönüşüyordu...
Böyle bir ortamda değişti belediye yönetimi 1994 yılında...
Şeklen var olan, kağıt üzerinde kurulmuş Adapazarı Gaz Dağıtım AŞ’yi harekete geçirmek, kaçınılmaz olmuştu...
Üyesi olduğum 1994-99 dönemi Belediye Meclisi’nde ilk işimiz, doğalgazın bir an önce şehre kazandırılması oldu...
AGDAŞ’ta başkan vekili olarak görev yaptığım sırada, gelen teklifleri ince eleyip sık dokuduk...
Bir iki aşama sonrasında AGDAŞ ile bugünkü sahipleri anlaştı, sorun çözüldü ve şehrimiz doğalgaza kavuştu...
AGDAŞ bugün, neredeyse ilin tamamına döşediği doğalgaz boru hatlarıyla, kalitesiz yakıtların saldığı kirli havayı temiz ve yaşanılır ölçülere taşıdı...
O güne değin kullanılan çeşitli yakıt türleri yanında doğalgaz, temizliği ve ucuzluğu ile tercih edilir hale geldi kısa sürede...
Halkımız doğalgazı bir an önce evine, işyerine almak için faaliyete geçti...
AGDAŞ bugün, gelişerek hizmete devam ediyor...
Ülkenin ilk özel doğalgaz şirketi olarak bilinen AGDAŞ’ı daha da aktif hale getirecek bir ödül geldi...
Türkiye Kalite Derneği’nin (KALDER) öncülüğünde yürütülen Ulusal Kalite Hareketi’ne katılan AGDAŞ “Mükemmellikte Yetkinlik 3 Yıldız Kalite Belgesi’ne” layık görüldü...
Önce SAÜ, sonra Taraklı Belediyesi’nin Brüksel’de aldığı ödüller, onu takiben AGDAŞ’ın da 150 işletme arasından ödül alacak ilk üç şirket arasına girmesi, sadece AGDAŞ için değil, ilimiz için de sevindirici bir gelişme olsa gerek...
Son günlerde gelen ödüllerle adeta “ödüller şehrine” dönüşmenin getirdiği olumlu havanın mimarlarından Kenan Demir ve ekibinin başarısı asla küçümsenemez...