Siyasetin kendini tekrarı. Değişime tabi olmayan tek alan, yöntemi her zaman öncesinden kestirebilen ve ne olabileceği hususunda yürütülecek tahminleri bozmayan bir alan.
Bu kez de böyle oldu, siyaset kendini tekrarlamaya devam etti. MHP Sakarya İl Teşkilat binası kapatıldı. Yeni olan işte bu kapatma kararı. Vardığı sonuç hepimizin malumu, İl Örgütünün görevden alınması.
Bizim bildiğimiz ve alışık olduğumuz sonuç, örgütlerin görevden alınması. MHP bu ezberimizi bozmadı, bizi de yanıltmadı, tek fark görevden almanın adını değiştirmiş olmaları.
MHP’de ki durum nedir, buraya nasıl gelindi? Büyük kurultay yani genel başkanların seçimlerinin yapıldığı kongreler. MHP’de Devlet Bahçeli ve Koray Aydın genel başkanlık yarışına girdiler.
Sakarya İl örgütü iki adaylı büyük kurultayda tavrını çok net ve anlaşılır bir şekilde Koray Aydın’dan yana kullandı. Bunu yaparken de gizlenme ihtiyacı duymadılar, inandıklarını söylemekten de geri durmadılar.
İl Başkanı Mehmet Erdoğan ve arkadaşlarından beklenen de, onlara uygun düşen davranışta buydu. Kendilerine ve siyasete yakışanı yaptılar.
Yapılması gereken çokta basitti, bir tavır alırsınız bununda ardından gidersiniz. Tüm partili kamuoyu da sizin ne yaptığınızı bilir. Siyasetin ve kongrelerin basit kuralıdır.
Erdoğan’ın yaptığı da tam da budur. Mevcut genel başkandan yana tavır koymayıp karşı aday Koray Aydın dan dan yana tavır koymuşlar, bunu da açıklamışlar.
Ne olmuşsa bundan sonra olmuş. Siyasetin bizde ki karşılığı desteklediğiniz aday kongreden kazanarak çıkmamış ise görevden alınacağınızdır. Biz de ki parti içi demokrasi böyle işlemekte, bu da nihai hepimizin bildiği bir durum.
Kurultay sonrası Erdoğan ve arkadaşları böyle bir süreci yaşayacaklarını tahmin ediyorlardı, bu tahminde siyaset ile ilgisi olan herkes de bulunuyordu. Sonuç hiç kimseyi yanıltmadı, beklenen oldu. Tek fark görevden almanın yöntemi oldu. Adı farklı konuldu.
Parti içi demokrasi tüm siyasi partiler de aynı şekilde işliyor. Hepimizin hafızalarındadır, iktidar partisi il başkanlığı seçimi yapıyor ve Genel Merkezin desteklemediği aday Davut Terzioğlu ve arkadaşları kongreyi kazanıyor. Ardından da Terzioğlu ve arkadaşları görevden alınıyor.
Genel Başkana rağmen bir tavır almanın olanağı asla yok.
Siyasi partiler yasası çok tartışılır ama bir türlü değiştirilemez. Parlamento da grubu bulunan siyasi partiler bu değişime asla yanaşmazlar. Gücün ellerinden alınmasını kayıp olarak görürler, onun içindir ki siyasi partiler yasası değişmez.
Parti içi demokrasiyi işletmeyen anlayıştan ülke için demokrasiyi geliştirme iddiası hayalden öteye gitmemekte.
Bugün Erdoğan’ın başına gelenler, geçmişte Terzioğlu’nun da başına gelmişti, daha öncede CHP’de benim de içinde bulunduğum O.Nuri Zengin’in başına gelmişti. Bu tarz örnekleri arttırmak mümkün.
Tüm görevden alınmaların ortak paydası, Genel Merkezin düşündüğü gibi düşünmemek, demokratik hakkı kullanma isteğiydi.
Genel Başkandan yana tavır koymuyorsanız, bunun adı demokratik hak kullanımı olarak kabul edilmiyor, görevden alınıyorsunuz. Yerinize atananlar da bir gün aynı sonucu yaşıyor.
Siyasi partiler yasası değişmediği sürece, bizim de ezberimiz değişmeyecek.
Sakarya siyaseti için önemli bir isimdi Mehmet ERDOĞAN, umarım bir gün dönüşü olur! [email protected]