-Sevgili okuyucularım,
-Dün gece laptopumun başına geçtim bugünkü yazımı yazacağım ama kafam oldukça karışık….
-İstanbul’da Reina’yı cehenneme çeviren katilleri mi yazayım, dolar kurunu habire yukarılara tırmandıran sözüm ona ekonomistleri mi yazayım, Başkanlık sistemine karşı habire uyduruk eylemlerle meclisin çalışmalarını yavaşlatan CHP ve HDP’yi mi yazayım…
-Yoksa benim Yenikent’im üzerinde yeniden başlatılan oyunları mı yazayım… derken bir anda bu iki cesur adamı yazmak geldi içimden….
-Neden iki cesur adam…
-İsterseniz buradan girelim meselenin özüne… Ardından devam etsin bu güzel yaşam…
-Sevgili okuyucularım,
-İki cesur adam söylemini aylarca düşünsem bu an için, veya bu hafta, yazacağım yazı için planlayamazdım…
-Galiba bu televizyonlar ve bu televizyonlarda sabahlara kadar yorum yapan sözüm ona ciddi analistler ve yorumcular var ya, onları dinlerken onlara inat galiba ben de çok ciddi taraf oldum…
-O taraf oluşuma atfen de bugün size bu iki cesur adamı yazacağım…
-Sevgili okuyucularım,
-Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, belki biraz abartacağım ama dünyada eşi benzeri olmayan bir siyasetçi, eşi benzeri olmayan izzet ve şahsiyet sahibi karizmatik bir liderdir…
-Siyasi hayata atıldığı o ilk yıllarından beri, başta İstanbul’da başlayan siyasi yaşamı ve ardından İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı olmak üzere, şiir okuduğu için girdiği Pınarhisar Cezaevi’nde bile liderliğini sürdürmüş, cezaevinden çıktığı ilk gün bu partiyi kurarak bu ülkeyi yönetme kararlılığını göstermiştir….
-Nihayetinde aynı sofrayı paylaştığı, aynı karavanadan yemek yediği, aynı havayı teneffüs ettiği 10 arkadaşıyla birlikte Ak Parti’yi kurmuş, daha ilk seçimde ülkeyi yönetme ehliyetine sahip olmuşlardır…
-Sonuç; 15 yıldan beri kesintisiz iktidar, kesintisiz liderlik…
-Bu ülkede Allah aşkına kaç kişiye bu ehliyet verilmiştir…
-Ve yine bu ülkede halktan tam destek alan tek lider R.T. Erdoğan değil midir…
-Sevgili okuyucularım,
-Yazımın devamlılığı için bugün ben iki numaraya MHP lideri sayın Devlet Bahçeli’yi oturtuyorum…
-Bunu da şöyle izah etmek mümkündür.
-Sayın Bahçeli bu yeni Anayasa Paketi ve Başkanlık sisteminin önünü açan tek, yegane liderdir…
-Parlamento yeter sayısı olan 330’u bulamayan Ak Parti bence bu süreçte MHP’nin arkasında kalmıştır.
-Bu yeni oluşumun, yeni anayasanın bence öncüsüde, yolunu açıcısıda sayın Bahçeli ve kurmaylarıdır…
-Onun için ben şu zor günlerde ülke içinde ve ülke dışında yaşanan zorluklara boyun eğmeyen ve boyun eğmeden yoluna devam eden iki cesur güçlü lider R.T. Erdoğan ve Bahçeli’yi kutluyorum
- Rabbim her ikisini de görevlerinde muvaffak eylesin…
-Başkanlık sistemine verdiği büyük destekle zaman zaman Ak Partilileri bile şaşırtan Bahçeli ve ekibine bende buradan bu köşemden teşekkür ediyorum.
-Mevzuu ülkemse akan sular bile durur, gerisi teferruattır diyebilen bu ülkede kaç lider var… İşte sayın Bahçeli bunu başaranların başında gelmektedir…
OKUDUĞUM FOTOĞRAF
-Sevgili okuyucularım,
-Meclisteki Anayasa değişikliği ve Devletin üzerine yapılan saldırılarla ilgili Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’la tam bir mutabakat içinde olduğunu 7 düvele anlatan MHP Lideri Bahçeli’nin CHP ile ilgili son çıkışları da dikkatle izlenmelidir…
-Hatta CHP Liderine keşke siz de bu süreçte bizimle beraber bu milli mutabakatın içinde yer alabilseydiniz söylemi bile bu zor günler için önemli bir serzeniştir…
CHP MECLİSTE NE YAPTI, NE YAPIYOR
-Sevgili okuyucularım,
-Mecliste görüşmeleri devam eden Anayasa değişikliği noktasında CHP “ne yaptı, ne yapıyor”u herkes dillendirmeye başladı.
-18 Madde içinde hangi maddede etkili oldu. Kaç metin üzerinde değişim sağladı…?
-Tabii ki hiç….
-Öyleyse burada bir sıkıntı var sevgili okuyucularım.
-Ak Parti ve MHP’li vekiller yeni Anayasa için omuz omuza yürüyor…
-CHP ise muhalefet…
-Ama neye…?
-Ve ne için….?
-Bunu birilerinin çıkıp dillendirmesi gerekmez mi…?
