Tarihimizin en kanlı ve acımasız darbe akşamı üzerinden günler haftalar geçti…

“Sokağa çıkın ve bu hainlere dur deyin” talimatıyla dünyayı hayrete düşürecek kahramanlıkların yaşandığı darbe gecesinin izleri, öyle kolay silinecek gibi değil…

Hepsi birbirinden farklı direniş örnekleriyle destansı hale gelen o muhteşem ve de soylu direniş sonrası meydanlarda demokrasi nöbetine çıkan halkın sabrı, coşkusu, azmi ve direnci, şanlı tarihimizde sanırım hak ettiği yeri alacaktır...

Bir bütün halinde halkımız final gününe gelindiğinde, nöbetin devamından yana bir tavır sergileyişiyle bu övgüyü hak ediyor, hem de anasının ak sütü gibi…

Son günde Başkent’te Külliye önüne gelen yürekleri vatan sevgisiyle dolu o muhteşem kalabalığa hitap eden Başbakan Binali Yıldırım ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözleri arasında, son derece önemli mesajlar vardı…

Örneğin Cumhurbaşkanı bir aya yaklaşan demokrasi nöbetinin finalinde “Virgülü kaldırıp ara veriyoruz” derken, halkımıza “Su uyur düşman uyumaz” şeklinde “Gelecekte herhangi bir olay karşısında, verilen aranın kaldırılabileceği” izlenimi verir gibiydi…

Bu nedenle diyoruz ki demokrasi nöbeti toptan kaldırılıp atılmadı…

Yani son nokta konulmadı…

Ara verildi, ara…

O nedenle son mesaj; Yanılıp da bir daha şansını denemeye kalkacak hainlere yapılmış müthiş bir uyarıdır.

Şeklen sona erse de yüreklerde ve gönüllerde her dem sokağa çıkacakmışçasına hazır bir anlayışla devam eden demokrasi nöbetine katılan ve sadece bizleri değil, dünyayı hayrete düşüren soylu direnişiyle kahraman halkımıza, ne kadar teşekkür etsek azdır, hiç kuşkusuz…

Şehitlerimize yüce Mevla’dan rahmet, gazilerimize ise şifa dileğiyle bu örnek toplumsal dayanışmaya canı-kanı, parası pulu, çoluğu çocuğuyla destek olan toplumun her kesiminden vatandaşımıza “Barış çiçeği” gitsin istedik…