Yaklaşık iki asırdan beri, hususen son bir yüzyıl içinde,İslam’a ve Müslümanlara karşı, içerden ve dışardan bunca saldırı,pırovakasyon, karalama, baskı, dayatma,tazyik, tahrik  ve tahrif karşısında bu milletin hala Müslüman kalabilmesi; üzerinde durulması,araştırılması ve incelenmesi gereken fevkelade önemli bir husustur.

           Osmanlı devletinin yıkılış sürecine girdiği tarihten başlayarak günümüze kadar, malum dış hain mihrakların, emperyalist ve siyonist mahvillerin, onların yerli işbirlikçilerinin ve içerdeki truva atlarının akla ve hayale gelmeyecek şekilde her türlü imkan ve metodu kullanarak, İslam ve Müslümanların üzerine gelmelerine,

           Savaşta ve barışta her türlü hile ve desiseye başvurmalarına ve bu iş için milyonlarca para harcamalarına, her türlü nifakı ve silahı kullanmalarına,İslam ve Müslümanlara karşı sürekli sıcak ve soğuk savaş yapmalarına,sosyal,kültürel,siyasi,askeri, iktisadi,hukuki ve idari yönden Müslümanları kuşatmalarına,İslam'a ve Peygamberimize yönelik en alçak karalama ve iftiralarına, yazı,kitap, karikatür ve filimlerle İslam'ı kötü göstermek için her türlü çabayı sarfetmelerine, çeşit çeşit pırovakosyonlar yapmalarına,entrika ve film çevirmelerine, 

         Bir yığın ''legal veya illegal paravan, sözüm ona İslamcı örgüt, dernek, sendika,vakıf,gazete, dergi, parti'' kurarak veya kurulanlara sızarak,birçoğuna nüfuz ederek, İslam’ı ve Müslümanları kötü gösterecek faaliyet ve eylemler yaptırmalarına ,

         Eğitim sistemi, toplum mühendisliği ve bilumum kitle iletişim araçları ile toplumu İslam'dan soğutmak ve uzaklaştırmak için her türlü çabayı sarfetmelerine,

         Yıllarca laikliği kullanarak toplumu sekülerleştirme operasyonlarına,

         Siyasi partilerle uyutup, ikisi de İslam dışı olan sağ ve sol parti ve ideolojilerle oyalamalarına, sağı da solu da,Müslümanı da emperyalist ve siyonistlere hizmet ettirecek şekilde dizayn ve hepsini de İslam'ı pırotestanlaştırma hedefine araç ve alet etmelerine,

        Şeytanı sınırsız özgür bırakıp, İslam'ı ve Müslümanları bağlamalarına,zincire vurmalarına, tuzak kurmalarına, nefsani ve şehvani arzuların önündeki tüm engelleri kaldırmalarına, şeytanı her yerde hakim ve egemen kılmalarına,

        Camileri açık bırakıp,oraya giden yollara binbir çeşit mayın! döşemelerine,

        Sokakta, okulda,sinema da, tiyatro da, gazete ve televizyonlarda, kısaca her yerde İslam'ın ve Müslümanların önünü kesmelerine, Kur'an'dan koparmaya çalışmalarına,

        İslam adına etiketli ve yetkili ilahiyatçı, şeyh ve hocalarında, farklı tellerden çalarak kafaları karıştırmalarına ve örnek olma da önemli bir kısmının yetersiz olmalarına,birçok ilahiyatçı ve hoca eliyle dini tahrif etme ve yıkma çabalarına, imamlarında  bir bölümünün namaz kıldırma memuru olmaktan öteye geçememelerine rağmen bu millet nasıl Müslüman kalabilmiştir?

        Yıllardır her türlü haramı helal kılma yönündeki teşvik ve çabalara,içki, kumar, fuhuş, çıplaklık ve hayasızlığı alabildiğine teşvik ve takdir etmelerine, Müslüman etiketli birçok insanın, idareci, siyasetçi, partici, ticaretçi ve yazarın Müslümanlık adına her türlü sahtekarlık, hırsızlık ve adaletsizlik yapmalarına,Müslüman parti ve liderlerinde büyük ölçüde kötü örnek olmalarına,

         Örnek Müslüman, örnek parti, cemaat, tarikat,şeyh, hoca, dernek, sendika ve benzeri, İslam adına numune alınabilecek bütünüyle saf, temiz ve sıratrı mustakim üzere somut tek bir oluşum olmamasına, ılımlı İslam,dinler arası diyalog,hoşgörü,demokrat müslüman, muhafazakar müslüman vb. müslümanları farklı yerlere savuranpırojelere,milliyetçi,gerici,irticacı,mürteci,radikal,şeriatçı, funtamentalist, dinci, aşırı dinci ve benzeri yafta,fırka, hizip ve benzeri  isimler yakıştırmalarına,Müslümanları partilere, cemaatlere, mezheplere ve tarikatlara bölmelerine,İslam’ı öcü göstermelerine,

         Örnek insan olarak hep İslam dışı kişilere yer vermelerine, numune ve rol model olarak onları öne koymalarına,futbolcu,artist, şarkıcı, popcu, danscı vb.şahsiyetleri idöl olarak öne çıkarmalarına,yüzbinleri sıtadlara doldurup futbol ile uyutmalarına,

         Siyaset ve ideolojinin neresinde olursa olsun, sağında, solunda ya da merkezinde olsun,çoğunun kötü örnek olmasına,birçoğunda da çalma ve adaletsizliğin belirgin vasıf olarak görülmesine,

          Müslümanları; devletin, diyanetin ve geleneğin dini arasına sıkıştırmalarına, Kur'an dininden,sahih hadisden ve Hz.Peygamber çizgisinden hep uzak tutulmalarına,

          Başta siyasiler olmak üzere hemen hemen çoğu oluşumların, dini insafsız ve hayasızca kullanmalarına, istismar ve sömürmelerine, dini insanları uyutma ve uyuşturma  aracı olarak kullanma çabalarına,

          Bunca kötü örneğe ve kötü Müslümana, kötü göstermeye, karalama ve çamur atmaya,içerden ve dışardan dini yıkmaya çalışmalarına,inanç ve imanını sarsmak ve yıkmak, dinden uzaklaştırmak ve soğutmak için her türlü yolu denemelerine,

           Bunca aldatmaya, şaşırtmaya,karalamaya,karartmaya, kandırmaya, yanlış haber ve dezenformasyana, bozuk eğitim ve yönlendirmeye rağmen bu millet nasıl Müslüman kalabilmiştir? Etikette, kabuk ve şekilde de olsa, hala ''Ben Müslümanım'' nasıl diyebilmektedir?

           Buna tek bir cevap verilebilir. O da; bu milletin asaleti, dinine bağlılığı ve en mühimi ise KUR'AN'IN GÜCÜ VE HZ. PEYGAMBERİMİZİN MÜTHİŞ ÖRNEKLİĞİDİR.

            İnsanların gücü değil, İSLAM'IN GÜCÜDÜR. Fıtrat, akıl ve adalet dini olmasıdır.