Saadet Partisi 4 Mayıs Pazar günü Ankara Atatürk Spor Salonu’nda saat 10.00’da başlayacak büyük kongreye hazırlanıyor...
Erbakan Hoca’dan beri tek adayla girilen her kongrede genel başkanlıktan ziyade, genel idare kuruluna girebilmek için yarışılırdı...
Bu defa böyle olmayacağa benziyor... Rahmetli Hoca’nın prensi Fatih Erbakan, babasının mirasının başka ellerde olmasına dur diyecek bir çıkışla, bu kongrede “Ben de varım” demiş...
Aslında ortada sürpriz bir durum yok...
Her an böyle bir çıkış fırsatı bekliyordu genç Erbakan...
“Son yerel seçimde de istediğini bulamamış bir partiyi yeniden çıkışa taşıyacak sinerji ancak Erbakan soyadıyla gerçekleşebilir” düşüncesi ile yola koyulma kararı almış Fatih Erbakan...
Sakarya, Saadet Partisi’nin önemli merkezlerinden biridir...
Her ne kadar tabanın büyük kısmı AK Parti’ye kaymış olsa da, bir yanını Saadet’te bırakmış görünüyor...
“AK Parti’nin ufak bir tökezlemesi halinde gidilecek yuva, Saadet Partisi olur” diyenlerin sayısı, bu nedenle hayli fazladır...
Saadet Partisi’nde Pazar randevusu çekişmeli geçmeye namzet...
Hal böyle olunca küçük bir araştırma yapalım dedik...
Has Saadetliler, Fatih Erbakan’a hangi gözle bakıyor...
Gördük ki babaya gösterilen sevgi, saygı ve sınırsız güven, veliahtı prens küçük Erbakan’a gösterilmiyor...
Partinin genel başkanı Mustafa Kamalak, bu açıdan şanslı...
Ramazan Şekerci’den ithal “Bitti artık yalamak, geliyor Mustafa Kamalak” şeklindeki seçim parolası 30 Mart’ta pek getirisi olmayan bir fantezi olmaktan öte gidememişse de, genel başkanlık seçiminde geçerli ve dahi etkili olabilir...
Peki bunu nereden biliyorsun derseniz...
Partinin değişmeyen ve değişmesi mümkün olmayan hastası Zeytun-î Giritli Vedat Efendi’ye (Vedat Ünsal) sordum...
“Oyun Fatih Erbakan’a mı, yoksa Mustafa Kamalak’a mı?” diye...
“Önce şunun altını çizeyim. Ben delege değilim, oy kullanmayacağım. Eğer kullansaydım, teşkilatım ne derse ona göre tavır alırdım. Çünkü ben teşkilatçı bir anlayışa sahibim” dedi de ondan...
Saadet Partisi’nin, yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle öne aldığı büyük kongresinin partililerine ve Türk siyasetine hayırlı olması dileğiyle, Bizim Bahçe’den “Peygamber çiçeği” gönderelim istedik...
YENİCAMİLİLER’İN SABAH BULUŞMASI
Her camiada bir saygın lidere ihtiyaç var...
Lider bulunur, sevilir, sayılırsa, orada insanlık adına yararlı her hizmet gerçekleşir...
Adapazarı’nın kendine has özellikleri olan mahallelerinin başında gelir Yenicami...
Mali Müşavir, siyasetçi ve eski futbolcu gibi özelliklere sahip Yavuz Deniz, bu sosyal yönüyle Yenicami Semti’nin adeta sevgilisi, birleştiricisi ve gönül adamıdır...
Kendine has bir tavrı ve de üslubu vardır...
Spordan kopmasına rağmen konu Yıldırımspor olunca, onun dünyasında akan sular duruverir...
Semtin ileri gelenleri Yavuz Deniz’in liderliğinde her ayın son günü Salko Camii’nde sabah namazı kılar ve bir kafeteryada bir araya gelip ayın değerlendirmesini yapar...
Semtte kim ölmüş kim kalmış, kim hasta, kim evleniyor, kim muhtaç soruları üzerinde durulur; yardım kararı alınır...
Sonra grup halinde ziyaretler başlar...
Toplantılarına şehrin ileri gelen siyasetçi, işadamı, medya mensubu, sanatçı, bürokrat kesiminden birini konuk edip, dünü ve bugünü ile semtlerini konuşurlar...
Bu sabah işte böyle toplantıların bir yenisini daha gerçekleştirecekler...
Yenicami’nin vefalı mensuplarına, bu örnek davranışları nedeniyle Bizim Bahçe’den “Menekşeler” gönderelim istedik...