Teşrik tekbirlerinin dini hükmü nedir, bu tekbirleri kimler ne zaman getirir?

Hz. Peygamber (s.a.s.)’in, kurban bayramının Arefe günü sabah namazından başlayarak bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar, ikindi namazı da dahil olmak üzere farzlardan sonra teşrik tekbirleri getirdiğine dair rivayetler vardır (Beyhaki, es-Sünenü’l-Kübra, Haydarabad, 1344, III, 315; Darekutni, Sünen, Beyrut, 1966, II, 49).

 Buna göre Hanefilerde tercih edilen görüşe göre arefe günü sabah namazından bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar 23 vakit, her farzın ardından teşrik tekbiri getirmek, kadın erkek her Müslümana vaciptir. Teşrik günlerinde kazaya kalan namaz kaza edilirken teşrik tekbirleri de kaza edilir. Teşrik günleri çıktıktan sonra kaza edilmeleri halinde ise tekbir getirilmez. Namaz kaza edilmedikçe tekbirler kaza edilmez (Serahsi, el-Mebsut, II, 43; İbnü’l-Hümam, Fethu’l-Kadir, II, 81). Şafii mezhebine göre ise teşrik tekbirleri sünnettir (Maverdi, el-Havi, 1994, II, 501).

TEŞRİK TEKBİRİ

Teşrik tekbiri: "Allahü Ekber Allahü Ekber La ilahe illallahü vallahü Ekber Allahü Ekber ve lillahilhamd" demektir.

Allahü Ekber ( Allah yücedir)

Allahü Ekber  (Allah yücedir)

La ilahe illallahü (Allahtan başka ilah yoktur)

vallahü Ekber (Allah büyüktür)

Allahü Ekber   (Allah yücedir)

ve lillahilhamd (Hamd Allah içindir)

Her satırında Allah yazan bu tekbirat içinde islamın tevhid inancını taşımaktadır. Altı defa ismi şerif geçmektedir. Şeş (altı) cihetten ol münezzeh Zülcelâl. Buyrulduğu üzere, tüm mekânlardan münezzehtir Allah celle celaluhu.

Ezan ve ikametlerde de altı defa Allahü Ekber lafzı geçmektedir. Allah’ın ekber olduğunu hakkıyla anlayanların ulaşacağı diğer adım Hamd sarayıdır. Allaha Hamdi söylemeyen, bilmeyen ve yaşamayan neyi tekbir etmiş olur.

Yüce olan ancak Allahtır. Hamd ise ancak Ekber olan Alllah’a mahsustur.

 

BAYRAM NAMAZI NASIL KILINIR

Bayram Namazının Kılınışı Birinci Rek'at:

1) Cemaat düzgün sıralar halinde imamın arkasında yer alır ve "Niyet ettim Allah rızası için Kurban Bayramı namazını kılmaya, uydum imama" diye kalpten niyet edilir. 

2) imam "Allahu Ekber" deyip ellerini yukarıya kaldırınca. Cemaat de "Allahu Ekber" diyerek ellerini yukarıya kaldırıp göbeği altına bağlar.

3) Hem imam, hem de cemaat gizlice "Sübhaneke"yi okur. Bundan sonra üç kere tekbir alınır. Tekbirlerin alınışı şöyledir:

Birinci Tekbir: imam yüksek sesle, cemaat da onun peşinden gizlice "Allahu Ekber" diyerek (iftitah tekbirinde oldugu gibi) ellerini yukarıya kaldırıp sonra aşağıya salıverirler. Burada kısa bir süre durulur.

ikinci Tekbir: ikinci defa "Allahu Ekber" denilerek eller yukarıya kaldırılıp yine aşağıya salıverilir ve burada da birincide oldugu kadar durulur.

Üçüncü Tekbir: Sonra yine "Allahu Ekber" denilerek eller yukarıya kaldırılır ve aşağıya salıverilmeden bağlanır.

4) Bundan sonra imam, gizlice "Euzü Besmele", açıktan Fatiha ve bir sure okur .(Cemaat bir şey okumaz, imamı dinler)

5) Rüku ve secdeler yapılarak ayağa (ikinci rek'ata) kalkılır ve eller bağlanır.

Bayram Namazının Kılınışı İkinci Rek'at:

6) imam gizlice Besmele, açıktan da Fatiha ve bir sure okur. Sure bitince imam yüksek sesle, cemaat da içinden

(birinci rek'atta oldugu gibi) üç kere daha tekbir alır, üçüncü tekbirden sonra eller bağlanmadan, dördüncü tekbir ile rükua varılır,.sonra da secdeler yapılarak oturulur.

7) Oturuşta. İmam ve cemaat, Ettehiyyatü. Allahumme salli, Allahumme barik ve Rabbena atina... duasını okuyarak önce sağa, sonra sola selam verip namazı bitirirler. Namazdan sonra hutbe okunur.

BAYRAMDA BARIŞMAYIN!!!

            Dargın, küs, kırgın, olan insanlar ne zaman barışmalıdır. Salih ameller de aceleci olmalıdır. Her geç kalınan amel bir sorumluluktur.

            Peki barışmanın zamanı sadece bayramıdır?

Cevap;  Eğer bayramda barışma girişimleri daha fazla kavga ve kırgınlığa sebep olacaksa, bu girişim bayramdan sonraya bırakılmalıdır. Tabi bayramda dahi barışmayanlar nefislerine söz geçiremeyenlerdir.

Yüce Allah Kur'an-i Kerim'de:

"Şüphesiz mü'minler birbiri ile kardeştirler; öyle ise dargın olan kardeşlerinizin arasını düzeltin..."

Sevgili Peygamberimiz de, din kardeşliğine gölge düşüren davranışlardan sakınmanın gereğine dikkatimizi çekerek söyle buyurmuştur:

"Bir müslümanın din kardeş ile üç günden fazla dargın durması helal olmaz."

Dargınlığın uzun süre devam etmesinin, çok büyük bir günah oldugunu da su sözleri ile ifade etmiştir:

"Bir kimse Müslüman kardeşi ile bir sene küs durursa, onun kanını dökmüş gibi günaha girmiş olur."

BAYRAM SÖZ DEĞİL, YAŞAMDIR

Bayram önce kalpte yaşanır, akılla davranış planına dökülür, vücut azalarıyla yaşanır. Bayram içinde imanı barındıran ve Resulü yaşatan bir olgudur.

Bayram duadır, selamdır, barıştır.

Bayram hicrete hazırlanmak ve yola çıkmaktır.

Bayram darul harbden, darul İslam olan Medine’ye kavuşmadır.

Bayram özgürlüktür.

Bayram Ramazan da fitre, Kurban da et ikramıdır.

Bayram büyüğe saygı ve küçüğe sevginin en zirve noktasıdır.

Bayram hediyedir, güler üzdür.

Bayram camilerin tekbir marşının çınladığı mekandır.

BAYRAM MI?

İman insan içindir, insansa Rabbi için.

İnandığın gün bayramdır.

Namaz insan içindir, insansa Rabbi için.

Namaz kıldığın gün bayramdır.

Örtü insan içindir, İnsansa rabbin emridir.

Örtündüğün gün bayramdır.

Helal insana emanet, insansa Rabbine,

Helal kazandığın gün bayramdır.

Cihat mümin içindir, müminse şahadete âşıktır.

Şehit olduğun gün bayramdır.

Memleket Mekke’dir, Medine ise özlemidir.

Darul İslam da yaşarsan bayramdır.

Ölüm canlı içindir, ölümsüzse Rabbindir.

İmanlı olduğun ve öldüğün gün bayramdır.

BAYRAMIN BAYRAMA MUBAREK OLSUN.

KIZ ÇOCUKLARINIZLA KONUŞTUNUZ MU?

Milli eğitim bakanlığı “milli” bir karara adım atmıştır. Tebrikler. Okullanmanın önünde ki en önemli adımlardan birisi “tesettür” meselesidir. Bir asırlık zülüm şimdilik son bulmuştur. Umarım kalıcı olur. Bu konu da şimdi en önemli mesele, öğrenci velilerine düşmektedir.

Kız çocuklarıyla anne ve babalar konuşmalıdır. Onlara dinimizin hakikatini anlatmalıdırlar. Sevdirerek anlatılmalıdır, tehdit ederek değil. Yılların yanlışından bir den çocukların dönüşü zordur. Tesettürlü öğretmenlerin varlığı da onlara manevi destek olacaktır.

Öğrenciler ise umarız bu özgürlüğün tadına varırlar. Örtü meselesine karşı çıkanlara bir çift sözüm vardır. Yarın bir gün musallaya cenazeleri geldiğinde, Müslümanların şahadetini ve helalliğini almak istiyorlarsa örtünmeseler de lütfen sussunlar. Zira müslümanım deyip, örtüye karşı olmak nifak hareketidir. Müslüman ise iki şeyden korkar, nifak ve şirktir.

Kızlar gözünüz aydın. Eskiden din dersinde öğrendiklerinizle yaşadıklarınız zıttı. Ama şimdi seçmeli Kur’an dersi, namaz imkânı ve örtünüzle Meryem olmaya adaysınız. Sizden önce ki anne ve ablalarınız bu imkâna sahip değildi. Çok zulüm gördüler ve bedel ödediler. Henüz bunun tarihi tam yazılmadı. Mani olanlar Allaha hesabını vereceklerdir. Unutmayın ki siz kızlarda örtünmek serbest olduğu halde, örtünmezseniz sorumlu olursununuz ilahi huzurda.