İlk yarıyı geçen hafta sonu oynanan Sivas Belediyespor maçıyla namağlup lider bitiren yeşil siyahlı ekibin başarısı sanılmasın ki burada ve bununla kalacak…

Birbirleriyle uyumlu ve sorunsuz bir şekilde bitirdiği bu yarıdan sonra daha önceleri yaşanılan talihsizliklerden bir yenisini daha yaşamamak adına başta teknik direktör ve takıma ve dahi başkanından idarecisine uzanan sorumluluklar düşüyor hiç kuşkusuz…

En yakın takipçisinden giderek kopup hedefine emin ve kararlı adımlarla yürüyen yeşil siyahlılar geçmişten ders alıp geleceği garanti almak istiyorlarsa işi son derece sıkı tutmalı ve ona göre hazırlanmalıdır ikinci yarıya…

Dönüp baktığımızda maziye açık ara lider bitirilen ilk yarı sonrasında hüsrana uğradığımız zamanlar gelir gözümüzün önüne…

Yine böyle bir talihsizlik olmasın isteniyorsa önce huzuru sonra da çalışmayı kaybetmemek adına ciddi ve arzulu bir ikinci yarı hazırlık devresi geçirmek zorundayız…

En yakın takipçisi 1461 Trabzon takımından 5 puan önde bitirilse de ilk yarı, ligin ikinci yarısı her türlü sürprize açık bir heyecan fırtınasına sahne olacaktır hiç kuşkusuz…

Böyle olduğunu gördüğümüz dönemler yaşadık mazide…

O nedenle erkenden uyarayım istedim kurucu bir futbolcusu olarak formasını giydiğim yeşil siyahlı ekibi…

Taraftarların bir türlü dilinden düşüremediği çarpıcı slogan vardır, “Bu sene o sene” şeklinde…

Maziyi, yani ilk devreyi koyup bir kenara ikinci yarıda zorlu geçecek karşılaşmalara hazır olmak ve buna göre çalışmak kaçınılmaz olmalıdır ki başarılı gidiş sürüp gitsin ve o sene gelsin bu seneye…

Bunun için de ilk yarıda sağlanan beraberlik ruhu yitirilmesin…

Kamplar her zaman istenilen sonucu vermiyor ne yazık ki...

Rehavet ve oyuncular arasında meydana gelebilecek sıkıntılar Sakaryaspor için en büyük handikap olmuştur mazide…

Bu ekipten böyle bir olumsuzluk beklemek mümkün değil ancak dönüp baktığımızda geçmişe yaşanılan talihsizlikler göz ardı edilmemelidir hiçbir zaman…

Hoş, takımda böyle bir hava yok ancak yarın neler olacağını kestirmek ve ona göre tedbir almak yönetimin ve Ercüment hocanın görevi olsa gerek…

Futbolun içinden gelen bir kişi olarak bu tür olumsuz dönemlere tanık olduğumun altını önemle çizmek isterim…

O nedenle uyumlu ve huzurlu bir takım havası estirilen yeşil siyahlı dünyada beklenilen ve

kazanılacak zafere kilitlenmiş iken takımımız, havayı bozacak hiçbir olumsuzluğa yer verilmemeli…

Bu duygularla ilk yarıyı zirvede tamamlayan ekibimizi başkanından malzemecisine kadar uzanan periyot içerisinde kutluyor, ikinci yarının aynı hava içerisinde sona ermesi adına, Çark Caddesi’nde zafer mutluluğu içerisinde bir gece yaşanması için yeşil siyahlı ekibe kolaylıklar ve başarılar dileğiyle istedim ki “yeşil siyah laleler” gitsin…