Personel lokalinde gerçekleştirilen derse, farklı fakültelerden öğretim üyeleri katılım sağladı. Programın konuğu ise SAÜ Topluma Katkı Koordinatör Yardımcısı Doç. Dr. Aliye Suna Erses Yay oldu.
“Kaynaklar Sınırlı, Dünyanın Zamanı Daralıyor”
Sunumunda sürdürülebilirlik kavramının tarihsel gelişimine değinen Doç. Dr. Yay, dünyadaki nüfus artışı, hızlı kentleşme ve buna bağlı tüketim artışının doğal kaynaklar üzerindeki baskıyı ciddi boyutlara taşıdığını vurguladı. Kaynakların sınırlı olması nedeniyle adil paylaşım ve çevreye duyarlı kalkınmanın artık bir tercih değil, zorunluluk olduğunu ifade etti.
Sürdürülebilir kalkınma anlayışının temellerinin 18. yüzyıla kadar uzandığını hatırlatan Yay, kavramın 1987 yılında yayımlanan Brundtland Raporu ile küresel ölçekte kabul gördüğünü belirtti. Kyoto Protokolü ve Paris Anlaşması gibi uluslararası girişimlerle sürdürülebilirliğin tüm ülkeler için ortak bir sorumluluk haline geldiğini dile getirdi.
17 Küresel Hedef, 2030 İçin Ekonomik ve Çevresel Yol Haritası
Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin başlangıçta sekiz maddeyle sınırlı olduğunu hatırlatan Yay, 2015 yılında bu hedeflerin 17 başlık altında yeniden şekillendirildiğini söyledi. Ülkeler, kurumlar ve bireylerin 2030 yılına kadar bu hedeflere katkı sunmakla yükümlü olduğunu ifade etti.
Üniversitelere Dört Temel Sorumluluk
Doç. Dr. Yay, üniversitelerin sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda dört ana alanda sorumluluk taşıdığına dikkat çekti:
-
Eğitim ve öğretim,
-
Araştırma ve inovasyon,
-
Kampüs operasyonları,
-
Toplumsal liderlik.
Üniversitelerin bu alanlardaki çalışmalarıyla hem farkındalık oluşturduğunu hem de toplumsal dönüşümün önemli birer aktörü haline geldiğini belirtti.
Etkinlik, katılımcıların soruları ve sürdürülebilirlik üzerine yapılan değerlendirmelerle sona erdi.





