Her türlü güzellik paylaşılmaya değerdir!

Vay ki vay o sınır tanımayanların hallerine...

Hayat sevince güzel…  Sevgi hayatın temelidir.

Güzel insanların hâli de bir başka güzel oluyor hani...

Düşünmek insanı yorar... Fazla düşünmemek gerek.

Aynı derdin sahipleri birbirlerini daha iyi anlarlar...

Leylâ, çöllere düşmüş, ama çöllerin haberi bile olmamış...

İnsan iyi ki yaşlanıyor. Yoksa geriye dönüp bakmayacak...

Allâme-i cihan olsan da karşıdan algılandığın kadarsın!

Madalyalı olmak ve madalya taşımak herkese nasip olmaz!

Bulut ay ile hem hâl olmuş, ama güneşin haberi bile olmamış.

Mükemmellik, bir hastalıktır; siz en iyisi mükerremliği arayın.

 ‘Aşağılık duygusu’ ile hareket edenlerin ulaşacakları yer yoktur!

Ben 'güzel dostlar koleksiyonu' yaptığım için hiç kötüsü olmuyor.

Eğer bir yerde 'ahlâksız' var ise, yapacağı ‘ahlâksızlığın sınırı’ olmaz!

Mevsimlerden bir mevsim daha olsun, ama benim olsun, adı ‘hüzün’ olsun.

Şu kediler yok mu şu kediler? Kâinatta olup biten her şeyin sorumluları onlar!

Devrik cümleler, yeri gelir ki, kurallı cümlelerden daha iyi meram ifade ederler...

Ölümden asla kaçılmaz! Nereye gitsen o seni mutlak bulur. Belki kullarından kaçılabilinir!

Bazıları dua etmese de olur. Parayı bulunca ederler. Herkesin dua etmesi de gerekmiyor ki...

Hayvan-severler hayvanların ‘kesilmesine’ karşı değil, bizzat  ‘kurban edilmesine’ karşıdır.

Hep Kuzey’e gidenler, Kuzey Kutbu’ndan sonra, yöneldikleri aynı istikamette etmelerine rağmen Güney’e yönelirler.

Hayatlarının yarısın başkalarını beğenmeyerek geçirenler, diğer yarısını da kendileri beğenilmemekle geçirirler…

Her âdemoğlu ölümlüdür. Hayatı sırasında bulunması gereken yerde bulunur ve bulunmaması gereken yerde de bulunmaz.

Nefret, insanoğlu dünyaya teşrif ettikten beri hep var olagelmiştir ve bundan sonra da kıyamete kadar var olacaktır. Aksi halde bu âlem, ‘imtihan âlemi’ olmaz ki...

Söylenen ve yapılan her şeye muhalefet etmek, normal insanların davranış tarzı değildir. Uzun yıllardan beri süregelen Türkiye muhalefetinin tarzı, davranışıdır

Hani diyorum, şimdi kalkıp da; 'ey Hazreti Âdem’in torunlarından biri' desem, birileri hemen itiraz edecektir: hayır ben onun torunu değilim...  Ne diyeyim ben şimdi?

Hâsıl-ı kelâm:

Şu ‘rüzgârlarda sallanan sözler’ bir de yerlerinde durabilseler, ne iyi olurdu…