Bugün Halep’te dün Beşiktaş’ta olan olayların esas faillerinin kimler olduğunu anlatmaya bilmem gerek var mı? Onların kim oldukları ayan beyan ortada...

Eskiden gizli geliyorlardı. Şimdi alenen geliyorlar. 200 senedir buradalar. Gene gelecekler... Anlayamadığım Müslüman olanların yaşadığı bu coğrafyada olan olayların tamamının bu dine mensup fertlerin hedef alınmasına rağmen, Müslüman ülkelerden ses yok. Korkulması gereken veya en azından endişelenilmesi gereken bu… Hani biz kardeştik.

Esasında bu bile onları tanımamız için yeter. Bu nasıl kardeşliktir. Anlamadım.

Bir de içimizdeki hainler var.

Bu hainlerin dışarıdakilerden daha detaylı ve daha sinsice hareket etmeleri ayrı bir sorun. Adamlar birilerini midelerinden bağlamışlar.

Bizler hep başımıza gelebilecek felaketlerden korktuk. Onu verenden değil. Bu korkuyu O’nun yerine koyduk. Bilelim ki O’nun izni olmadan yaprak bile oynamaz.

Bilmemiz gereken de “O” asla zulmetmez. Fakirlik ve ölüm korkusu bizlere inancımızı unutturdu mu? Bizlere yüzlerce kanal televizyon ile tüketimi pompalayıp bütün derdimiz bu dünyadır diye tanıttılar. Biz de razı olduk. Birileri de öğrenmemizi engelledi.

Biraz ağzı laf yapanları evliya zannettik. Televizyon karşısında saatlerce oturacağımıza biraz öğrenme zahmetine katlansak fena mı olur? Bizlerin bu ataleti yaşam sistemimiz haline geldi. İş bitti. Kurtulduk mu? Zannetmiyorum.

İnsan yaptıklarından sorumludur. Yapması gerekip yapmadığından daha mı az sorumludur? Hayır. Esas sorumluluk burada.

 Bütün sıkıntılı işleri birilerine ihale ettik. Onların başarıları bizim başarısızlıkları ise onların oldu. Bu kadar kolay bir yolla Ahirette hesaptan kurtulacağımıza inanmıyorum. Hardal tanesi kadar iyilik ve kötülüğe gelmemize daha çok var. Bugün zulüm altındaki Müslümanlardan bırakın ahireti bu gün helallik isteyebilir miyiz? Vermezlerse haksızlar mı? Bu gün için bunlar böylede bu hadiseler aniden mi gelişti? Bu tezgahlar asırlardır hazırlanıyor.

Bunlar tek millettirler. Metotları ise aynı... Bin yıldır hiç değiştirmediler.

Biz de hep amiyane tabiri ile hep yedik. Yetmedi mi? Sebep ne? Müslüman olmamız...

Bir de enerjinin tam ortasında olmamız. Tarihimizi inancımızı öğrenmek için gayret göstermememiz. İlimden, fenden uzaklaşmamız İçimizdeki hainleri bir türlü göremeyişimiz.

 Gördüğümüz kötülüklerde ise sorumluluk almaktan korktuk. Alanların da sıkıntılarını paylaşmadık. Aksine onlardan kaçtık.

Bize dokunmayan yılan bin yaşasın denilen atasözünün arkasına sığındık. Yılan geldi bugün kapımızda… O güvendiklerimiz nerede?

Bizler ne zaman bütün dünya Müslümanları olarak Ümmet olur, oyun kurucuları yetiştirme gayretinde oluruz ve oyunu biz kurarız, işte o zaman esas mücadele başlar.

Yoksa onlar çalar biz daha çok oynarız Bu petrol ve enerji burada olduğu müddetçe bu oyun bitmez. Bunu da böylece bilmemiz lazım...