Bana soruyorlar: “Haftanın her günü yazmak seni yormuyor mu? Nereden ve nasıl buluyorsun böylesine ilginç konuları?”
Kuşkusuz her mesleğin kendine özgü zorlukları ve dahi kolaylıkları vardır…
O ruhu yakalayabilmek, zoru kolay hale getirmek, sürekliliğin yani istikrarın sağlanması adına olmazsa olmaz diyeceğim kazanımlardır…
Bu donanıma sahip olduktan gayrı gerisi zor olmaktan çıkar, zevke dönüşür, enerji ve sinerji katar insanın çalışma hayatına…
İşte böyle bir ipucu daha var tutulması için elimde…
Engin Arapoğlu hafta başı köşesinde benim 1994-1999 Adapazarı Meclis üyeliğim sırasında Refah Partisi Grup Sözcüsü olarak dile getirdiğim bir konuya değinmiş…
Şöyle ki; ‘Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı kent estetiğini önceleyerek dükkân ve mağazaların tabelalarına yönelik yeni bir düzenleme yapacakmış… Çirkin görüntünün önüne geçilecekmiş… Ne güzel, alkışlanacak bir çalışma… Lakin bir de şu mağaza ve dükkânların isimlerine yönelik bir yaptırım olsa keşke… Kafanızı nereye çevirseniz İngilizce bir isim… Zannederseniz Kaliforniya sokaklarında geziniyorsunuz… Bu ne Batı hayranlığıdır Allah aşkına? Bu nasıl bir özden kopmadır! Cafe, restaurant. showroom, shop, fashion, patisserie vesaire… Bu ne arkadaş? Yok mu bunların Türkçe karşılığı? İsim mi kalmadı lügatte? Kıran mı girdi Türkçe kelimelere? Bu kadar mı yabancılaştık birbirimize? Yazık, çok yazık!”
İşte o dönem bir meclis toplantısında benzer duyguları benzer bir anlayışla dile getirmem muhalefetin tepkisini çekmişti…
“Şehirler kültürleri ile vardır” derdi Rahmetli “Ş.”
Kültürü ise oluşturan en önemli kavram dildir hiç kuşkusuz…
Yine o dönem ülkenin belli şehirlerinde belediyeler bu erozyona dur diyen kararlar almıştı…
Oradan cesaretle aynı sıkıntıyı taşımıştım meclisin gündemine…
İşyerlerini anlaşılır ve bize ait bir isim altında açmak yerine yabancı isimler altında hizmete sokmak bir kültür erozyonuna yol açar endişesi ile gündeme getirdiğim sorunu muhalefet parti sözcüleri çağ dışı bulmuştu, ağız birliği etmişçesine…
Arapoğlu’nun figanını okuyunca muhalefetin o üzücü karşı çıkışı ve sözleri geldi aklıma, gidince yıllarca geriye…
