Cumhuriyet Halk Partisi Sakarya Örgütü, 30 Mart Yerel Seçimleri yenilgisinden sonra kepenkleri kapattı sanki. Seçim yenilgisinin acı travmasını henüz üzerlerinden atamamışlar demek ki. Partiden haftalardır ses soluk çıkmıyor. CHP Sakarya Örgütü haftalardır, ‘Tıp’ oyunu oynuyor görüntüsü yayılıyor sisli bir şekilde!..
**
Bugünkü tabloya baktığınız zaman Sakarya CHP, milletvekili çıkarmış bir parti değil de, sıradan tabela partisi gibi görünüyor. Milletvekili Engin Özkoç’un çabaları olmasa millet CHP’nin adını unutacak neredeyse.
**
‘CHP’deki travmada!’ dedik. Sanırım, CHP’lilerin ezici çoğunluğu benimle hem fikirdir. İşte bu nedenle ben, partinin taze bir kana, yeni bir il başkanına, yeni bir yönetime ihtiyacı olduğunu içlerinden biri olmasam da net olarak görüyorum. Genel merkezinde bu yönde çalışma yaptığı benim kulağıma kadar geldi. Şu anda tam karar verilmedi ama Oğuz Can Curoğlu’nun yerine bir il başkanı atanacak. O isimden en kısa sürede yönetimini oluşturması istenecek.
**
Bundan çok eminim. Bu kadar emin olmamın nedeni Tekin Bingöl’dür. CHP’lilerin haricinde, ‘Kim bu Tekin Bingöl?’ diye bir soru gelebilir. Bu nedenle söyleyeyim. Tekin Bingöl, CHP’nin yeni oluşturulan Merkez Yönetim Kurulu Üyesidir. Buradaki görevi de, ‘Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı’dır. Yani CHP’nin tüm ülkedeki örgütleri, Tekin Bingöl’e bağlı.
**
Tekin Bingöl’ün doğum yeri Bitlis’tir. Ankara’da yaşamaktadır. CHP’nin Ankara Milletvekilidir. Tam burada da, ‘Sakarya ile ne alakası var?’ diye sorabilirsiniz. Anlatayım. Tıp doktoru olan Tekin Bingöl, askerliğini Adapazarı’nda yaptı. Askerliğini yaparken Zuhal Hanım ile tanışmış, askerliği bittikten sonra da evlenmişler. Tekin Bingöl’ün eşi Zuhal Hanım yanlış hatırlamıyorsam, CHP’de kısa bir süre il başkanlığı da yapan, birçok yönetimde görev alan Mahmut Ağur’un halasının kızı. Sakarya ile Bingöl’ün alakası budur. Yani eniştemiz olur!
**
Anlatmaya çalıştığım gibi Tekin Bingöl, Bitlis doğumludur. Ankara milletvekilidir. Sakarya’nın da damadıdır. Bu tablodan hareketle CHP’nin yeni Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı’nın önce bu üç ili gözünün önüne getireceği aşikar. Ankara’da seçim kaybedilse bile işler yolunda gibi. Bitlis eh işte! Sakarya ise gördüğünüz gibi.
**
Tekin Bingöl, şehrin damadı olmasının da tetiklemesiyle Sakarya’ya çok gelip gitmiştir, hala da gelip gidiyor. Burada birçok akrabasının yanı sıra, arkadaşlarının çoğu da bu şehirdendir. Şimdi bu Tekin Bingöl, elbette ki Sakarya örgütü için kolları sıvamıştır bile. Bir atama yapılacağı muhakkak. Şimdi merak şu: Bu isim kim olabilir?
**
İlk bakışta akrabası olan Mahmut Ağur gibi gözükse de, özellikle akrabası olduğu için etik olarak Ağur olmaz. Bunun haricinde iki isim kalıyor bana göre. İlki Yaşar Erdem, ikincisiyse Kamil Özkan. Neden sadece bu iki ismi yazdım? Şunun için. Yaşar Erdem, bugün Sakarya CHP’de Tekin Bingöl’e en yakın isim. Erdem, istediği zaman Bingöl ile görüşebiliyor. Üstelik Bingöl, Erdem’in il başkanlığı dönemini de iyi biliyor. İkinci isim Kamil Özkan ise Tekin Bingöl ile olmasa da Bingöl’ün Sakarya’da yaşayan bacanağıyla samimi. Böyle bir samimiyet nedeniyle Erdem’in yanına Özkan’ı da yazdım.
**
Tekin Bingöl, araştırır, soruşturur, inceler ve bir başka isme de görevi verebilir. Ancak ben, yapılacak bir atamada topun bu iki isim arasında dolaşacağına, sonunda da Erdem veya Özkan ikilisinden birinin ayağında kalacağını düşünüyorum. Ve bunun da, cumhurbaşkanlığı seçimlerinden çok önce gerçekleşeceğini tahmin ediyorum..
19 Mayıs 2014
TOÇOĞLU BİLİYOR MU?
Büyükşehir Belediyesi’nin Emirdağ Mezarlığı üzerinde bir çöp toplama tesisi mevcut. Bu tesiste şu anda 27 insan üç vardiya ve asgari ücret veya bunun biraz üzeri bir ücrete çalışıyor. Yaptıkları işe gelince… Çöp toplama tesisinde nasıl bir iş yapıldığını tahmin ediyorsanız, öyle bir iş yapıyorlar.
**
Büyükşehir Belediyesi’nin birçok bölümünde taşeron işçiler çalışır. Bu tesisteki işçilerde taşerona ait. Firmanın adı Öz Kartallar. Bir de Çınar Çevre diye bir firma var. Her yıl yapılan ihaleyi, bir Öz Kartallar, bir Çınar Çevre alıyormuş. İki firmanın da Muhibbi Özkartal’a ait olduğu söyleniyor. İki firmanın aynı kişiye ait olması da, bir yıl o firmanın, bir yıl bu firmanın ihaleyi alması da o kadar önemli değil benim için.
**
Benim için önemli olan, çerçöp içinde çalışan bu 27 insanın maaşlarının neden düzenli olarak ödenmediğidir. Büyükşehir Belediyesi’nin birçok bölümünde taşeron işçilerin çalıştığını söylemiştim. Bunların hiç birinin maaşları aksamıyor. Çalışanlar, maaş günü geldiğinde ilgili bankadan ellerindeki kartlarla maaşlarını çekiyorlar.
**
Ancak bu firmanın çerçöp içinde çalışan 27 insanı, maaşlarını hiçbir zaman gününde alamıyor. Bırakın gününde almayı, söylediklerine göre maaşlar iki ay geriden geliyormuş. Bazen bu üç aya da çıktığı oluyormuş. Yani bugün her çalışanın ikişer maaşı içeride.
**
Bu durumda, ‘Büyükşehir, diğer taşeron firmaların hak edişlerini gününde ödüyor da, bu firmanın hak edişini mi ödemiyor?’ diye akıllara bir soru gelebilir. Ben pek ihtimal vermiyorum. Bu arada, bu maaş gecikmesinden Büyükşehir’in bazı üst düzey yöneticilerinin haberi varmış. Ancak, bu gecikmelerden Başkan Zeki Toçoğlu’nun haberi var mı onu bilmiyorum. Eğer yoksa; bu yazıyla kendisine haber vermiş oluyorum. Bu sorunu en kısa sürede çözeceğine de inanıyorum.