AK Parti olanca muhalefete rağmen yerel, genel her girdiği seçimden başarıyla ve de oyları artarak zaferle çıkıyor…
Cumhuriyet tarihi boyunca böylesine yoğun bir seçim trafiği içerisinde yara almadan zirveyi koruyan bir ikinci parti yok…
Bunda kuşkusuz halkın bilinçlendirilmesi ve ülkede oynanan oyunların perde arkasında olup bitenlerin deşifre edilmesi büyük rol oynuyor…
Bunun yanında her seçim sonrası yaşanılan zafer sarhoşluğuna kapılmayıp ve dahi katılmayıp yönünü, gönlünü ve hedefini bir başka, yani gelecek seçime çevirmesinin de büyük payı vardır hiç kuşkusuz…
Nitekim Cumhurbaşkanlığı seçimiyle gelen büyük coşku, yerini ertesi gün, yani gelecek seçimlerin hesabına bırakmıştır…
Yeni başbakan ile yoluna devam eden AK Parti’de temel felsefe dünü unutup geleceğe yürümektir…
Başbakan Davutoğlu “Yaşanılan zafer mutluluğu burada kalsın. Şimdi hedefimiz 2015 genel seçimleridir” diyerek meydanlara, sokaklara, caddelere dağılıp yarın seçim olacakmışçasına çalışmayı erkenden başlatarak rotayı belirledi, bir kez daha…
Öte yandan muhalefet partileri iktidarı suçlamak ve birbirlerini yemekle meşgul şu sıralarda…
Muhalefet kanadında laf ebeliği almış başını gidiyor…
İnsanımız seçimlerden çok önce kararını veriyor son senelerde, çalışanı çalışmayandan ayırarak…
Çalışanı çalışmayandan ayırmak bir yana kendisine değer veren, milletiyle barışık, inançlarıyla örtüşen ve bu doğrultuda çalışan, özgürlüğü ve adaleti önceleyen bir partiden yana tavrını koymaktadır, net bir şekilde…
Çıkan sonuçlar da böyle olduğunu gösteriyor zira…
Muhalefetin iktidarın başarısı konusunda geniş bir araştırma ve inceleme yapması, “AK Parti nasıl başarılı oluyor, nelere değer veriyor, niye her seçimde eksilmeyip oyları artıyor” sorularının onlar için bir tez konusu olması gerekmez mi…
Ama iktidara gelmek gibi bir niyeti yok ya da bizim ülkemiz gibi zor bir ülkeyi yönetmekten kaçınır ve buna kafa yormak yerine içe dönük kavgalarla geçirirse vaktini, bugün olduğu gibi daha uzun seneler halkın teveccühünden yoksun kalacağı kesindir…
Böyle olumlu bir yol izlemek varken, hala ve ısrarla terk edilmeyen “Recep Tayyip hastalığı” ile ayakta kalmaya çalışıyorsan, sen kes ümidini seçim zaferinden gitsin…
