Bu şehrin mazisinde; halkın yararına hizmetler yapıp, maddi manevi fedakarlıklarda bulunan, vatandaşı dinleyip sorunlarına çare bulmak adına haftanın bir gününü ayıran siyasetçi, doktor, hukukçu, esnaf, sanayiciler vardı bir zamanlar…

Artık böyle hayırlı hizmetler veren meslek sahipleri, yok denecek kadar az, hatta yok da denilebilir…

1950-60’lı yıllarda Karaağaçdibi’nde haftanın bir gününü ücret almadan hasta muayene eden bir doktor vardı…

Salı gününü bu hayır işine ayırdığı bilinirdi…

O günü iple çekenler doluşurdu muayenehanesine…

Yakın zamanda toprağa verdiğimiz Dr. Sadık Canlı ise bir gün değil, neredeyse haftanın tümünü böyle özel hizmete ayırırdı…

Hukuk alanında parası olmayan insanların hakkını savunmak ve aramak adına böyle davranan avukatlar olduğunu da bilirim…

Böyle hareketleriyle gönüllere giren güzel ve özel insanlara, günümüzde ne yazık ki rastlamak kolay olmuyor…

Yani giderek “insana yardımla, insanların en hayırlısı olma” özelliği kayboluyor…

Peki bütün bunları niye yazdınız derseniz…

1994-99 yılları arasında başkan vekilliği yaptığım dönemde Adapazarı Belediye Başkanı Aziz Duran, baktı ki gelen gidenden çalışmaya vakit yok…

Haftanın bir gününü “halk günü” ilan ederek sorunu olan vatandaşı dinlemeye ayırdı…

Bu yerinde uygulama, başkanı rahatlattığı kadar halkın da benimsediği bir örnek hareket olarak sürüp gitti uzun süre…

İşte o günlerden kalma bir alışkanlık olsa gerek, AK Parti’nin başarılı ve sevilen il başkanı Yunus Tever de bu seriye katılan siyasetçiler arasında yerini alıp “Halk günü” başlatmış partisinde…

Haftanın Perşembe gününü “Sorun dinleme günü” ilan eden Yunus başkan, gün boyu dinlediği vatandaşları da sevindiren bu tavrıyla, bizi farklı konularda da olsa maziye götürmüş oldu…

Dileğim; böylesi önemli uygulamaların uzun soluklu ve analitik bir anlayış içerisinde sürüp gitmesinden yanadır…

Yunus başkana ve partisine bu doğrultuda kolaylıklar dileğiyle istedik ki Bizim Bahçe’den sevgi çiçeği “Beyaz güller” gitsin…