Basit yaralama, hakaret, taksirle yaralama, tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali gibi birçok suçu kapsayan uzlaştırma yöntemi, tarafsız bir uzlaştırmacı aracılığıyla mağdur ve failin iletişim kurarak anlaşmaya varmasını sağlıyor. Bu süreç, yargının iş yükünü azaltırken toplumsal barışa da katkı sunuyor.
Toplumsal barışa katkı
Uzlaştırıcı Aslı Bayrak, uygulamanın sağladığı faydaları Yeni Sakarya Gazetesi’ne anlattı. Bayrak, “Uzlaştırma, hem tarafların kendilerini ifade etmesini hem de kısa sürede sonuç alınmasını sağlıyor. Toplumsal barışın güçlenmesine de önemli bir katkı sunuyor.” dedi.
Süreç nasıl işliyor?
Soruşturma veya kovuşturma aşamasındaki dosyalar, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından uzlaştırmacıya yönlendiriliyor. Uzlaştırmacı, taraflarla görüşmeler yapıyor. Taraflar isterse yüz yüze, istemezse sadece uzlaştırmacı aracılığıyla iletişim kurabiliyor. Uzlaşma sağlandığında dosya kapatılıyor ve sicile işlenmiyor. Uzlaşma olmazsa yargılama kaldığı yerden devam ediyor.
Hangi suçlar kapsama giriyor?
Kural olarak şikâyete tabi suçlar uzlaştırma kapsamında değerlendiriliyor. Basit yaralama, hakaret, taksirle yaralama, tehdit gibi birçok suç bu kapsama girerken, anlaşma oranı oldukça yüksek. Ancak Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253/3. maddesine göre, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar, şikâyete bağlı olsa bile uzlaştırmaya tabi tutulmuyor.
Tarafların yaklaşımı
Bayrak, uzlaştırmanın davaların yıllarca sürmesini engellediğini belirterek, “Uzlaşma, taraflara beklentilerini dile getirme ve ortak noktada buluşma imkânı tanıyor. Böylece hem mağdur hem de suç işleyen, süreci daha az yıpranarak atlatıyor. Onarıcı adalet kültürü, geçmişteki olumsuzlukların telafi edilmesine fırsat veriyor. Bu hem birey hem de toplum açısından önemli bir kazanç.” ifadelerini kullandı.
Fotoğraf: Yeni Sakarya Gazetesi
