İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin AK Partili ve CHP’li üyeleri büyük yanlış yaptı.

Taksim’de halka sormadan, onların fikrini almadan bir projeye onay verdiler.
Ve ihtişamlı iş makineleriyle bölgeye giderek ilk kazmayı vurmak istediler.
İnsanlarsa bir anda ayaklandı ve parkına, ağacına sahip çıktı.
Azıklarını, çadırlarını ve şarkılarını yanlarına alarak nöbete başladılar.

Emniyet güçleri büyük yanlış yaptı.
Bir şafak vakti, düşman siperlerine sızarcasına saldırıya geçtiler.
Karşılarındakinin insan olduğunu unutup canavarca hislerle hareket ettiler.
Gaz bombaları attılar, tazyikli sular sıktılar ve ellerine ne geçerse yakıp yıktılar!
Ve Türkiye ayağa kalktı, bu işe en sert tepkiyi verdi.

Halkın tepkisini doğru okuyamayan siyasiler büyük yanlış yaptı.
Sözleri ve beyanlarıyla gerilimi daha da artırdılar, ateşe benzin döktüler.
Acaba bu işten bize ekmek çıkar mı diye düşünerek kendi siyasi ikballerinin derdine düştüler.
Oysa onların ezelden beri yapamadığı muhalefeti halk yığınları bizzat kendileri yaptı.
Halk büyüdükçe büyüdü, tüm muhalefet partileri küçücük kaldı.

Halkın bu haklı tepkisini kendi ideolojik çıkarlarına alet eden insanlar büyük yanlış yaptı.
Arabaları ateşe vererek, kaldırımları sökerek, ortalığı yangın yerine çevirerek bir çuval inciri berbat ettiler.
Haklı iken haksız duruma düştüler.
Milletin, devletin, ümmetin canına ve malına, sağlığına ve refahına kastettiler.
Ortada ne hak, hukuk, adalet; ne de güven, asayiş ve huzur bıraktılar!

Olayı demokratik tepkinin dışına taşıyan ve bir hayli abartan sanatçı ve aydınlar büyük yanlış yaptı.
Sanki kıyamet kopmuşçasına ortalığı velveleye verdiler, kaos ortamı yarattılar.
Dış basında itibarımızı iki paralık ettiler, memleketin temeline dinamit koydular.
Yüzyıllardır süren devrim masallarıyla akıl ve izanlarını kaybettiler.
Neye ve kime hizmet ettiklerini unutup düşman değirmenine su taşıdılar.

Peki, nereye varacak bu işin encamı?
Artık bu saatten sonra bu tepkilerin ardı arkası kesilmez, bu halk sokağı kolay kolay terk etmez.
Hükümet istifa diyen ve AK Parti’nin iktidardan düşmesinden medet umanlar da, AK Partililer de davalarından vazgeçmez.
Milletin aklından ve gönlünden Tayyip Erdoğan öfkesi de, sevgisi de kolay kolay silinmez.
Herkes bağırıp çağırır ve de bu şarkı burada bitmez!