Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, Marmara Denizi’nde görülen müsilajın deniz ekosistemine ciddi zararlar verdiğini açıkladı. Tecer, müsilajın denizlerde oksijen seviyesinin azalmasına, balık türlerinin popülasyonunun düşmesine ve omurgasızların artmasına yol açtığını belirtti.
AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Tecer, müsilajın sadece deniz yüzeyinde değil, 10-20 metre derinliklerde de yoğunlaştığını ve deniz tabanındaki deniz çayırları ile diğer yaşam alanlarını olumsuz etkilediğini söyledi. Deniz çayırlarının denizlerin oksijen kaynağı olduğunu ve müsilajın bunların üzerini kapatarak zarar verdiğini ifade eden Tecer, “Deniz çayırları balıklar için barınma ve beslenme alanlarıdır. Müsilajın bunları kaplaması, balık popülasyonunun azalmasına doğrudan sebep oluyor” dedi.
Müsilajın Marmara Denizi’ndeki oksijenin azalmasına neden olduğunu vurgulayan Tecer, “Oksijen tükenince balık türleri azalıyor, bunun yerine denizanası gibi omurgasızlar çoğalıyor” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Tecer, müsilajın temel nedenlerinden birinin Marmara Denizi’ne arıtılmadan ya da yetersiz arıtılmış şekilde bırakılan atık sular olduğunu belirtti. “Denize her gün yaklaşık 8 milyon metreküp azot ve fosfor içeren atık su deşarj ediliyor. Bu maddeler planktonların besin kaynağı ve aşırı çoğalmalarına yol açarak müsilaj oluşumunu tetikliyor” diyen Tecer, sözlerini şöyle tamamladı:
“Denize bırakılan bu atıkların önüne geçilmediği sürece müsilaj sorunu devam edecek. Denizlerin korunması ve canlı hayatının sürdürülebilirliği için bu konuda acil önlemler alınmalı.”
Prof. Dr. Tecer ayrıca iklim değişikliği ve sıcaklık artışlarının da müsilaj oluşumuna zemin hazırladığını belirtti. Müsilajın hem deniz yüzeyinde hem de derinliklerde ekosisteme verdiği zararlara dikkat çekerek, çözüm için atık su deşarjlarının etkin şekilde arıtılması gerektiğini vurguladı.
