Anadolu’da çok sık kullanılan bir deyimdir “Kendi kendine gelin güvey olmak…”
Siyasi platformlarda bu tür muhalefet anlayışıyla prim yapmayı hedefleyen CHP ve MHP Liderleri olanca çabalarına ve inanılması güç iddialarına rağmen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın köşke çıkışına mani olamayınca, yeni yeni usuller icat ederek, demokrasi tarihinde ilk kez milletin oyları ile sandıktan çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı protesto eylemlerini sürdürüyorlar…
Bu konuda hayli ısrarlı ve inatçılar…
Cumhurbaşkanlığı Devir Teslim törenine yönelik etkinliklere katılmayarak sözde Recep Tayyip Erdoğan’ı protesto eden, bununla da kalmayıp ağır eleştirilerine devam eden, parti liderlerinin eylemi işte o sözde olduğu gibi, “Kendi kendine gelin güvey olmak”tan öte bir anlam taşımıyor…
Millet vermiş kararını…
Böyle giderse onlar çeker zararını…
Böylece demokrasinin temel ilkesi olan çoğunluk prensibini ayaklar altına alıp, halkın oylarını hiçe sayanların, halk nezdinde hiçe sayılacağı günler, mevsimler ve dönemler kolay kolay bitmeyeceği gibi, sürüp gideceği de aşikardır…
Böyle yapmakla CHP ve MHP’nin lideri o meşhur hikayede olduğu gibi yeni Cumhurbaşkanını tanımıyorlar…
Onlar tanımama konusunda ısrar ettikçe böylesine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da “Ben de sizi hiç tanımam” şeklindeki tepkisi gelir yakında gündeme…
Oysa yenilgiyi sineye çekip bir kere de nasıl ve nerede yanlış yapıyoruz da sandıktan çıkamıyoruz özeleştirisini yapıp, devlet yönetmenin ve devlet adamı olmanın gereğini yapsalar hem kendileri, hem partileri, hem de ülkemiz çok şey kazanır…
Gerginlikten, kavgadan, saldırıdan medet uman siyasi anlayış eski Türkiye’de kaldı…
O nedenle Hz. Mevlana’nın dediği gibi “Dün dünde kaldı, bugün yeni şeyler söylemek lazım”…
Küskün liderler partisiyle, sevenleriyle, teşkilatları ve ülkesiyle aynı dili konuşup, aynı anlayış etrafında buluşmanın yararına inanarak halkın gönlünü kazanacak bir yol ve yöntemi benimsemelidirler ki gelecekte iktidarın yolu açılsın kendilerine…
Bülbülün çektiği dili belasıdır… CHP ve MHP bu sert dili ve üslubu terk edip kendilerine müsafaha için uzatılan eli sıkmayı denemelidirler…
Böyle olumlu ve kabul edilebilir bir tavırla ancak girerler milletin gözüne ve de gönlüne…
Yılanı deliğinden çıkarmanın bir yolu vardır elbette…
O da tatlı dil, güler yüz ve kucaklaşmayı amaçlayan bir yaklaşımla gerçekleşir ancak...
Ne dersiniz böyle bir gelecek görülüyor mu ufukta…
Görülsün görülmesin bizim dileğimiz odur ancak…
