Biz ne hikmetse her konuda insanların kıymetini öldükten sonra akla getiren bir toplum haline geldik…

Sağlığında atılmadık taş, bulaştırılmadık çamur bırakmadığımız nice değerleri, öldüğünde hatırlamak neye yarar!

Bu konuda o kadar çok örnek var ki…

Yazmaya ya da saymaya kalksak, sayfalara sığmaz, diller yorulur…

Örneğin gözü pek bir spor adamı olarak yaşayıp talihsiz bir kaza sonucu hayatını kaybeden rahmetli Hüseyin Kama, görülüyor ki bir türlü kapışılamıyor şu sıralarda ne hikmetse…

Hani denilir ya, “Kör ölür, badem gözlü olur…”

Adamı sudan nedenlerle hapislere gönderenlerin ağıtları timsah gözyaşları olsa gerek…

Şimdi onun mirasına sahip olmak için, bıraktığı koltuğa oturmak istiyorlar, adeta birbirleriyle yarışarak…

Neymiş efendim!

Seçilirlerse eğer, 2015-2016 Süper Amatör Ligi futbol sezonunu, merhum başkan Hüseyin Kama adına düzenleyeceklermiş…

Bu büyüt lütfu (!) gerçekleştirmek adına yarışa koyulanların gel de samimiyetine inan, olup bitenlerden sonra…

Yahu!

Madem böyle bir düşünceniz vardı, neden adam yaşarken teklif etmediniz…

Çalışkan, gözüpek, girişken, sözünü sakınmayan özellikleri vardı rahmetli Kama’nın…

Ne şikâyetler düştü bahtına yaşarken…

O hepsine dikildi…

“Veremeyeceğim hesabım yok” diyerek ve de hepsinin altından yüzünün akıyla çıkarak…

Bari adamın yakasını öldükten sonra bırakın da yattığı yerde sıkıntıya düşmesin…

Ona bu duygu ve düşüncelerle yüce Mevla’dan bir kez daha rahmet dilerken, adı üzerinden ticarete soyunanlara ise Bizim Bahçe’den “Zakkumlar” gitsin istedik…

KIRIP DÖKEN, YAKAN KIYAN TARAFTAR OLAMAZ!

Sakaryaspor hiç kimseden çekmedi, taraftar kimliği ile stada gelip hakem hataları saydığı olaylar karşısında tribün koltuklarını kırıp döken, yakıp yıkanlardan çektiği kadar…

Spor; sevgi, barış, zevk, kardeşlik içeren bir olayın adıdır…

Buna göre hareket etmeyip barbarca ortalığı ateşe verenlerin bu anlayış içerisindeki yeri taraftarlık değil, holiganlıktır ki sporu zevk olmaktan, yarış olmaktan çıkarır…

“5 lira verip tribüne kuruluyor, sonra takımına 150 lira zarar veriyorlar” Başkan Zeki Toçoğlu’nun belirttiği gibi…

Gel de bu görüşlere katılma…

Spor özellikle de futbol ve Sakaryaspor, hafta sonlarımızın süsü, heyecanı, aşkı…

Siz onu sahiplenip, alkışlayıp, moral vereceğiniz; yenince sevinip, kaybedince futbolda bunlar da ver deyip sineye çekeceğiniz ve efendice stadı terk etmeniz gerekirken, her zaman ve her maçta olabilecek hakem hataları nedeniyle ortalığı savaş alanına çevirirseniz bundan zararı sadece ve sadece takımımız görür…

Nitekim de öyle oluyor…

Bu üzücü tablo asla ve kat’a taraftarlık anlayışıyla bağdaşmaz…

Böyle yanlış insanları tribünlerde bloke etmek, mani olmak, kolluk kuvvetleri yanında, Sakaryaspor aşkıyla tribünleri dolduran gerçek taraftarlara da düşerek…

O nedenle tribünlerde sözü geçen liderleri bir defa daha uyaralım istedik, ligin ilk yarısı biterken ve de ikinci dönem de böyle taşkınlıklar olmasın diyerek…

Başkanlar Toçoğlu ve Aydın’ın çağrısına kulak verin ki şampiyonluk yoluna taş konulmasın…

Bu uyarıları dikkate alacak sporseverlere ve ilk yarıyı lider bırakan yeşil siyahlı ekibe Bizim Bahçe’den huzurlu ve başarılı geçecek bir ikinci yarı dileğiyle “Laleler” gönderiyoruz…