İstanbul Büyükşehir Belediyesi geldi, Melen’in suyunu Ömercik Barajı’na çekmeye başladı. Kimse tepki gösterdi mi? Hayır. ‘Biz değerlendiremedik. Sizin, bizden daha çok ihtiyacınız var. Buyurun alın’ dedik. Aldılar. Belki de İstanbul’u bir susuzluk batağından, bir susuzluk kabusundan kurtarmış olduk. Böylece biz de su konusundaki samimiyetimizi ortaya koymuş olduk.
**
Dönelim Kocaeli’ne.. Kocaeli bir; İSU hatlarıyla Sapanca Gölü’nden su çeker. İki; eski SEKA hatlarıyla Sapanca Gölü’nden su çeker. Yetmedi üç; Sapanca Gölü’nden Yuvacık Barajı’na su çeker..
**
İSU hatlarıyla Sapanca Gölü’nden çektiği suya hiç birimiz ‘gık’ diyor muyuz? ‘Ne kadar çekiyorsun?’ diye soran mı oldu? Hayır. Neden, çünkü bu çekilen su insani amaçlıdır. İçme suyu olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle; kullanılması insani amaçlı ve sevap olan bir şeyi sorgulamakta günahtır..
**
İzmit’teki SEKA Kağıt Fabrikası daha yapılırken yani, 40’lı yılların sonunda Sapanca Gölü’nden bir hat çekildi. Çekilen bu su, kağıt işleyen fabrikanın üretiminde kullanılıyor; atık suları ise atık su tesisinden geçirilip İzmit’in park ve bahçelerinin sulanmasında kullanılıyordu.
**
Fabrika yaklaşık 15 yıl önce kapatıldı. Ama o hattan İzmit’e su çekilmeye devam ediliyor. Üstelik bu çekilen su; içme suyu olarak değil, İzmit’in park ve bahçelerinin sulanmasında kullanılıyor. SEKA zamanında, SEKA tarafından üretimde kullanıldıktan sonra arıtılarak park ve bahçelerin sulanmasında kullanılan su; bu kez direkt Sapanca Gölü’nden çekilerek park ve bahçelerin sulanmasında tüketiliyor. Bunu bizzat İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan kendi ağızıyla söyledi.
**
SEKA hattından çekilen ve hiçte insani amaçlı olmayan su için üç beş yazı yazıldı, çizildi o kadar. Bu hattan çekilen su park bahçelerde tüketilmesine rağmen, ve bugün Sapanca Gölü ölüm döşeğindeyken bile bunu yapmak bence suya karşı bir samimiyetsizliktir. Ama yazının başlığındaki samimiyetsizlik, bu değil. O samimiyetsizliği yazının sonlarında anlatacağım..  
**
Hatırlayın bir iki yıl evvel Kocaeli cenahlarından, ‘Yuvacık Barajı kuruyor’ diye çığlıklar gelmeye, kıyametler koparılmaya başlandı. Çözümü üç günde buldular. Çözümün adı; ‘Sapanca Gölü’nden Yuvacık Barajı’nı beslemek’ idi..
**
Bir hat çektiler yetmedi. İki hat çektiler yetmedi. Üç hat çektiler sonunda insafa gelip, ‘Tamam’ dediler. ‘Üç hat yeter’  Son zamanlarda Kocaeli gazetelerinde neredeyse bir bayram sevinci var. Kocaeli basınındaki bu sevinç elbette ki, Kocaeli insanının sevinci. O sevincin sayfalara yansımasıdır. O sevincin, o bayramın adının, ‘Yuvacık Barajı doluyor’ olduğunu bize aktarmak isterim. Barajları dolmaya başladığı için haklı olarak seviniyorlar..
**
Neyse; biz dönelim yazıya konu olan, ‘Komşu’nun su samimiyetsizliği’ ne.. Bilenler bilir. İzmit’in kuzeyinde Paşasuyu adlı devasa bir kaynak var. Bu kaynak, Osmanlı döneminde tüm İzmit ve çevresinin içme suyunu karşılayacak kadar büyük bir kaynak. O dönemlerde içme suyu olarak Adapazarı, Sapanca Gölü’nü, İzmit ise Paşasuyu’nu kullanıyordu.
**
Komşu, bir süre sonra Sapanca Gölü’nü keşfedince; Paşasuyu kaderine terk edildi, boşa aktı durdu. Hala da öyle akıyor. İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, geçtiğimiz günlerde yapılan ilk meclis toplantısında, uzun yıllardır boşa akan Paşasuyu ile ilgili müjde(!) verdi.
**
O müjdeyi gelin Başkan Doğan’ın ağzından okuyalım; “..Paşasuyunu şişeleyerek tüm Türkiye’ye satacağız. İsim patentini aldık. İşletme Ruhsatı için bakanlığa yaptığımız başvuru kabul edildi. Çok yakında Paşasuyu şişelenmeye başlanacak. İzmit’in bir markası olarak Paşasuyu’nu tüm Türkiye’ye tanıyacak. Bu tesisleri yap-işlet-devret modeliyle olmazsa; belediye olarak biz yapacağız..”     
**
Hadi İSU hattından su çektiniz, ‘Hakkınız’ dedik. SEKA hattından çektiğiniz suyla park bahçe suladınız ve de hala suluyorsunuz, ona da ses çıkarmadık. Sapanca Gölü’nden Yuvacık Barajı’nı doldurdunuz ona da sessiz kaldık. Şimdi de Paşasuyu’nu İzmit’in içme suyuna aktarıp, Sapanca’dan daha az su çekmek varken.. Veya; bu suyu Yuvacık’a aktarmak varken, ‘Satacağız’ dediğiniz zaman, sadece kendinizi düşündüğünüz ortaya çıkmaktadır. Bu komşu için suçüstü halidir. Bu komşunun su samimiyetsizliğidir.. Buna sessiz kalan bizim siyasetçilerin de ‘üç maymun’ hali..
**     
CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar geçtiğimiz günlerde Meclis’te bir basın toplantısı düzenledi. Yorum yapmadan aktarmak istiyorum; ‘Sakarya’nın su sorunu çözülmeli, gelecekte kentin ve sanayinin su ihtiyacını karşılamak için kalıcı tedbirler alınmalı. Su yanlış yönetimi, yeraltı sularının yağmalanmasıyla hayat kaynağı su kaybediliyor. Sanayiye, Yuvacık Barajı’na ve Sakarya’ya içme suyu derken, Sapanca Gölü’nün geri dönülmez bir noktanın eşiğine gelmiştir. Bugün itibariyle gölün 2.10 santimetre çekildiğini, Yuvacık Barajı’nda neredeyse su kalmadığını, muslukları açınca artık bataklık kokusunun geliyor.
**
Mevcut kuraklık şartları göz önüne alındığında, bu durumun sadece bu seneye mahsus bir tabiat olayı olmadığı ortada. Bu sorunun çözülmesi, gelecekte kentin (Sakarya) ve sanayinin su ihtiyacını karşılamak için kalıcı tedbirlerin alınması gerekmektedir. Uzun vadede; İzmit Körfezi su konusunda kurtarıcı bir çözüm olabilir. Deniz suyu tuzsuzlaştırma ve arıtma sistemleri kısa zamanda körfezde kurulabilir ve Kocaeli’nde kurulu sanayinin (Tüpraş) ihtiyacını karşılanabilir. Melen-İstanbul projesinde olduğu gibi Karadeniz’e dökülen Sakarya Nehri’nden Sapanca Gölü’ne su taşınabilir. Yalova Gökçedere Barajı’ndan Yuvacık Barajı beslenebilir, sadece Gölcük ve Karamürsel ilçelerinin değil Kocaeli’nin su ihtiyacına katkı sunabilir’