“Doğanın kanunudur herkes kendine benzer /Gönüller değirmen bendine benzer
Bazen yıldız olur erişilmez kendine /Bazen de söndürülmüş kandile benzer/” Özdemir Erdoğan’ın bu şarkısını çok beğenirim. Herkes kendine benzer. Herkes ayrı ayrı özelliklere sahip olarak yaratılmıştır bu dünyada. Kişiler nedense kendine has o güzel özelliklerini görmez de başkalarının sahip oldukları özelliklere takılır durur. Kişinin kendisinin sahip olmadığı zenginliğe, güzelliğe, başarılara, insan ilişkilerine sahip olmak, karşısındakinin bu özelliklerini de sahip olmamasını ister. Bu duyguya haset deniyor. Haset insanoğlunun sahip olduğu en ilkel tavırdır diyor psikolog Özlem Şenbay. Gıpta ve kıskançlık işin içine girerse bir problem yok ama haset işin içine girdi mi tehlikeli bir duygu oluyor. Kişi haset ettiği kişiyi ortadan kaldıramadığında başka yöntemlere başvuruyor. Bir şekilde ona zarar veriyor, bunu aktif olarak yapamıyorsa küçük düşürüyor, dedikodusunu çıkarıyor, iftira ediyor, ayağını kaydırıp dışlanmasına sebebiyet veriyor.
Kişi kendini gerçekleştiremediğine inanıyorsa haset duygularını geliştiriyor. Kıskançlık ve hasetin ateşleyicisi ise kıyas. Kendini hedef aldığı kişi ile kıyas etmek. Ve ötekinin yani hedeflediğinin özellikleri ile kendini cendereye sokarken intikam, nefret, öfke ve hırs ona eşlik ediyor. Haset eden hiçbir zaman bu duygusunu itiraf edemez, iyileşmek de istemezmiş.
Doğanın kanunudur herkes kendine benzer gerçeğini bilirsek tek rakibimizin kendimiz olduğunu görürüz. Kendimizi geliştirmek, kendimizle barışık olmak bizi diğerlerinden, hedeflediğimiz kişilerden zaten farklı yapacaktır.
90 yaşındaki Regina Brett'in bir zamanlar, doğum gününde yazdığı "Hayattan aldığım 45 ders" başlıklı yazısını herkese özellikle de haset duygusuna sahip olanlar için kısaltarak sunuyorum. 90 yıllık bu tecrübelerle kendi gelişimimize katkı sağlamak ve bir daha doğanın kanunudur herkes kendine benzer diyerek.
Hayat haksızlıklarla dolu ama yine de güzel! / Şüphede kalma, ikinci bir adım daha at!
Hayat, nefrete harcayacak kadar uzun değil / Hastalandığında sana işin değil, ailen, arkadaşların bakacak. Onlarla ilişkini koparma!/ Her tartışmayı kazanacaksın diye bir şey yok! . Fikir kabul et!/ Tanrıya kızmanda bir mahzur yok! O bunu kaldırabilir! / Geçmişinle barış ki, bugününün içine etmesin! / Çocukların seni ağlarken görsün! Bundan kaçınma. / Hayatını başkaları ile mukayese etme, ötekilerin neler çektiğini bilmiyorsun!/ Bir ilişki gizli olacaksa, sen içinde olmamalısın!/ Göz kırpacak kadar bir zamanda her şey değişebilir. Ama merak etme, Tanrı asla göz kırpmaz! / Güzel ve yararlı olmayan, seni mutlu etmeyen her şeyi çöpe at!/ Her ne yaşıyorsan, seni öldürmediği müddetçe, güçlü kılar./ Mutlu bir çocukluk geçirmek için geç kalmış değilsin de, bu sadece ve sadece sana bağlı!/ Hayatta sevdiğin her ne ise, peşinden giderken asla "hayır" sözcüğünü cevap kabul etme. / Mumları yak, değerli yatak takımlarında uyu, kendine pahalı iç çamaşırları satın al. Bunlar için özel fırsatlar bekleme, bugün zaten özeldir!/ Önce hazırlan, sonra da kendini akıntıya bırak.
/ Mutluluğun için senden başka sorumlu yoktur! / Her yaşadığın felaketin ardından kendine şu soruyu sor: "Beş yıl sonra bunun benim için ne önemi olacak?/ Daima yaşamı seç. /Herkesi, her şeyi affet. / Zaman her imkâna sahip. Zaman tanı! / Durum ne kadar iyi veya kötü olursa olsun, değişecektir./ Kendini fazla ciddiye alma, kimse almıyor ki zaten!/ Mucizelere inan!/ Hayatı denetlemeyi bırak! Öne çık, kendi hayatını kendin yarat./Sonuçta gerçekten önemli olan sevmiş olmandır!/ Her gün dışarı çık. Mucizeler her yerde seni bekler!
/ Dertlerimizi bir torbaya doldurup, milletinkilerle bir arada görsek, bizimkileri geri toplardık.
/ Kıskançlık zaman kaybıdır. Zaten ihtiyacınız olan her şeye sahipsiniz!/ Kendini nasıl hissedersen et, kalk, giyin ve dışarı çık!
Haset duygusundan şükran duygusuna geçme erdemini göstereceklere selam olsun.