MHP, son bir yıl içerisinde içten içe kaynayıp taşan uyuşmazlık kazanının soğuyacağı yerde daha da hararetlenmesiyle zor günler yaşıyor…

Devlet Bahçeli’ye karşı oluşan muhalefetten kaynaklanan iç çekişmede Genel Başkan Bahçeli’nin koltuğuna talip dördü iddialı, iki de iddiasız olmak üzere altı genel başkan adayı çıktı ortaya…

“Bir hikmeti olmasa koltuğun bunca taliplisi çıkar mıydı?” sorusuna, partide oluşan “Artık kan değişimine ihtiyaç var” şeklindeki yadsınamaz görüşü de eklersek, “MHP’de ister gidilsin kongreye ya da gidilmeyip kalsın hesaplar bir başka bahara” işler bundan gayri daha da zorlaşacağı benziyor…

Bir kere partide fitne düştü kumaşa…

Çıktı altı aday yarışa…

Sanırız kolay elde edilemez temaşâ…

Zor da olsa kolay da olsa yılların deneyimli politikacısı Devlet Bahçeli muhalif cepheden gelen zorlamalarla yaşasa da bunca sıkıntı, hükümete ve iktidara değil de devlete sahip çıkan çarpıcı değerlendirmeleriyle bir ara aleyhine dönen parti içi dengeleri, lehine çevirmesini bildi...

Zira Devlet Bahçeli’nin, yanında yetişen aday adaylarına siyasetin her oyununu öğretmesine rağmen,  son hamleyi yani yenici oyunu kendine sakladığını anlatmaya çalıştım...

Gelişmeler de böyle olduğunu gösteriyor…

Çağrı grubu da bildiği her oyunu oynayıp eldeki tüm imkanlarıyla her aksiyonu denese de sonunda onların değil, Devlet Bahçeli’nin dediği oldu…

Ve yargı illegal kabul ettiği son toplantıyı yok hükmünde sayıp MHP’yi bir başka ve zorlu sürece yönlendirdi...

Gelişleri sükunet içerisinde ve iddialı sözlerle takip eden Devlet Bahçeli bunca yıl emek verdiği partisini farklı amaçlarla kullanmak isteyen zihniyetlere teslim etmesini bekleyenlere, bir kez daha nasıl bir çetin ceviz olduğunu göstermiş oldu...

Ve Devlet Bahçeli  “Ben varım” dediği sürece de devran böyle işleyecek görünüyor…

MHP’li bazı dostlar tepki gösterip değişimin kaçınılmaz hale geldiği iddiasını sürdürdüler, günler ve haftalarca…

Sonunda ne oldu!

Çağrı grubu ne umdu, ne buldu!

İsteriz ki, ülke demokrasisi ve bütünlüğü açısından son derece önemli, altyapısı sağlam ve de köklü bir misyon partisi olarak MHP’nin kaynayan ya da kaynatılan kazanının harareti düşsün bir an önce…

Özellikle de Devlet Bahçeli’nin dediği gibi sorun ülkenin bekası ise gerisi teferruattır deyip, MHP adına yola koyulan muhalif olsun ya da olmasın herkese yollarının açık olmasını diliyoruz…