Çocuk yaşlarda babalarına yardım ederek mesleği öğrenen iki kardeş, 1988 yılında dükkânın yönetimini devraldı. 20 metrekarelik dükkânın 1 metrekarelik ızgara alanında her gün köfte pişiren Püsküllü kardeşler, babalarını 2003’te kaybetmelerine rağmen, onun mirasına sahip çıkıyor.
“Buraya geldiğim an tedavi oluyorum”
Dükkanın manevi değerinin kendisi için çok büyük olduğunu anlatan Fahri Püsküllü, “Şu görmüş olduğunuz mekânın bütün aksesuarı 65 yıllık. Bunlar gittiği an benim de yaşamım biter. Buraya geldiğim an tedavi oluyorum, kendimi daha iyi hissediyorum. İşimden zevk alıyorum, çok mutluyum” dedi.
Etin hazırlanmasına ve pişirilmesine büyük özen gösterdiklerini belirten Fahri Püsküllü, dükkanın kendileri için “olmazsa olmaz” bir yer olduğunu ifade etti.
“Allah ömür verdikçe buradayız”
Kardeşi Kadri Püsküllü de dükkanın hayatlarının ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguladı. “Bu dükkân ben doğmadan önce açıldı. Burada ne görüyorsanız hepsi o günden bugüne orijinal. Allah ömür nasip ettikçe buradayım. Allah sağlık versin, biz de devam edelim” diye konuştu.
Pazar günleri kapalı olmasına rağmen sık sık dükkana uğradıklarını belirten Püsküllü kardeşler, ömürlerinin sonuna kadar köfte dükkanında çalışmaya devam etmeyi hedefliyor.