Sözün bittiği yere geldik…

Seçim döneminde tek başına iktidarı yakalamak adına birçok taahhütte bulunuldu…

Asgari ücretin artırılmasından tutun, taşeron işçilere kadro verilmesine kadar…

İstihdamın artırılması, iktisadi yaşamın düzenlenmesi ve yükseköğrenim kredilerinin affedilmesi dâhil, yaşamın her alanını etkileyecek sözler verildi…

TBMM’de dün yapılan yemin töreni ve ardından oluşacak hükümet sonrası sözün bitip icraatın başlayacağını görmeliyiz…

Artık bize icraatlarını göstermeliler…

Ülkenin içinde bulunduğu ve çözüm bekleyen birçok sorunu var, keza şehrin de birçok sorunu var…

Bin yataklı şehir hastanesi taahhüdü biran evvel hayata geçirilmeli…

Hastane hangi bölgede yapılacak diye düşünüp ayları, yılları kaybetmemeliyiz…

Burada sorumluluk en başta AKP İl Başkanı Fevzi Kılıç ve Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nda olmalı… Mevcut milletvekilleri ile uzunca süre hastane sorunu başta olmak üzere, temel sorunlarımızın çözülmediğine şahitlik ettik…

Yeni dönem, aynı isimler le yenilik getirmez, geçmişin tekrarı niteliğinde olur ki bu da kaybedilecek yıllar anlamına gelir…

Bu şehrin kaybedilecek zamanı ve tahammülü yok…

İçinde bulunduğumuz Marmara Bölgesi’nin çok gerisinde kalmış bir il durumundayız maalesef…

Son seçim sonuçları incelendiğinde Marmara Bölgesi’nde AKP adına en çok oyu vermiş, buna mukabil en az hizmeti almış şehir konumundayız…

Makûs talihimizi değiştirecek bir iradeye ihtiyacımız var... Farklı projelerin hayata geçirilmesi, şehrin şantiyeye dönüşmesine ihtiyaç var…

Artık bundan sonra söz söylemek değil, söylenen sözleri hayata geçirmek gerekiyor…

Sığınılacak mazeret de kalmadı ortada…

Kazanmak bazen sandıktan çıkmak da değildir, yurttaşın gönlünde yer edinmektir…

AKP’li siyasetçiler bugüne kadar böylesi bir durum sergileyemediler lakin buna karşılık her dönem beklentilerinin üzerinde destek gördüler…

Kendileri kazandı fakat yurttaş bir türlü kazanamadı…

Bari bu kez kazanan yurttaş olsun…