Eskiden yapılan savaşlarda komutan öldü mü orduda sağlam bir iman olması lazım gelir ki davasına geride kalanlarla devam etsin, muzaffer olsun…

Şükür ki İslam orduları da komutanlarından sonra işini yarım bırakmamıştır…

İşimiz Erdoğan’la başlamış olabilir ama onsuzda devam edecek insanımız var çok şükür…

Emanetini zayi etmez bu millet, ecdanının yaptığı gibi...

O yüzden bir komutan bir ordu demek, bir ordu bir millet demek…

Hele şu zamanda bir ümmet demek…

Erdoğan’a biçmiş olunan değer bu yüzden önemli…

Savunulan değerler tüm düşmanın ittifak etmesine ve savaş başlatmasına sebep olacak kadar önemli olmasa bu kadar üstümüze gelmezlerdi…

Para, üstünlük, liderlik, din adı altında saldırılar olmazdı…

Bu topyekûn bir milletin Erdoğan’ı duasında toplamış olmasındandır…

Bu, vakti ile beylerin, sultanların, tek tük de olsa cumhuriyet dönemi liderlerinin sahip olduğu bir birlikteliğin gücüdür...

Yoksa bu referandumda vereceğimiz “evet” oyunuimanımızı tazelemeye sebep olacakmış gibi görmek ya da Erdoğan’a ölümsüzlük kapısı açılacak da hep başımızda kalacak havasında propagandalar yapmak cehaletin, basiretsizliğin, iman zaafının, yobazlığın ta kendisidir ve saçmalamaktan başka bir şey değildir…

Ha bir de bizim Engin’in (Arapoğlu) vesvesesinden başka bir şey değildir…

Ne diyelim; çıkmayan candan ümit kesilmez…

Cübbeli Hocasının hatırı vardır,ümitvarızkendisinden…

Bu dünyada mezarlığa kadar süren dostlukların gazı günü geldiğinde bitiverir...

Biliriz ki ebedi hakikatler ve davalar şahısların üzerine bina edilmez…

Ama adetullahdır; herşey, birşeyle başlar…

Vazifenin bu asırda Erdoğan’a verildiğine inandığımızdan, sancağı yere düşürmeme gayretinden desteklemekteyiz kendisini…

Biliriz ki niceleri gelmiş geçmiştir, sadece ele değil eldekine bakarak, tarihteki rolünü görerek desteklemekteyiz kendisini...

Yapılan değişikliklerde, maddelerde, kanunlarda, uygulamalarda ümmetin menfaati olduğunu hissetmemiz ve karşı olanların ekserisinin tarihten beri ümmete millete takındığı tavrı bilmemizden dolayı desteklemekteyiz kendisini...

Erdoğan’a ölümsüzlük, ulûhiyet, nemrutluk yolunu açmak gibi bir algı hem Erdoğan’ın ehlisünnet duruşuna hakaret olur…

Sözüne itibar ettiğimiz, yolunu, izini, fikrini sahiplendiğimiz, desteklediğimiz, akıllı, bilgili bildiğimiz insanlara “Siz ne bilirsiniz” demiş oluruz...
Tabandaki cahilce sözleri lider kadroların sözüymüş gibi anlatmak, kendilerinin ağızlarından çıkmadığı sürece hem gıybet, hem iftira, hem de en iğrenç bir çamurdur...

İnsanları yönlendirirken cahiliye zihniyetinin yaptığı gibi yalana başvurmanın zirve yaptığı dönemlerdeyiz…

Referandumun içeriğini okumama gafleti içinde olan halkımızı dolambaçlı yoldan sonuca götürmeye çalışanların yeni yalanı da şu: Başkanlık sistemi gelirse Amerika, Erdoğan’ı başkan olamadan öldürecek, yerine kendi adamlarını geçirecek!

Bunu diyenlerin memnun olmaları gerekir ancak sıra onlara da gelecek malum…

Saf Anadolu insanını korkutarak oynanan bu oyun son nokta diyeceğim ama daha neler çıkacak bekliyoruz…

Hani madem halk seçecek; gelecek olan firavunda olsa bunu hak edecek bir halksak, elimizi kolumuz bağlı şekilde Menderes’in idamını izler gibi izleyeceksek başımıza getiririz, o zaman razıyız demektir...

Ama zan ile bu işler yürümez…

Erdoğan’dan daha iyisi gelirse neden olmasın…

Düne kadar o var mıydı ki yarın daha iyisi gelmesin...

Sahi niye hep olumsuza yorarsın hadiseleri Engin Bey…

Bakarsın Cübbeli aday olur, onu seçeriz…

Sıkma canını sen!