DENETİM YETERSİZ!
Zayıflama çayı, kahvesi ve bitkisel içerikli pek çok ürünün denetimsiz şekilde piyasaya sürüldüğünü belirten Alpay, özellikle yaz aylarında bu ürünlere olan talebin arttığını söyledi. Birkaç hafta önce İzmir’de yaşanan bir vakayı hatırlatan Alpay, “Bir vatandaş bu tür bir ürünü kullandıktan sonra kalbi durmuş, 15–20 dakika sonra entübe edilmişti. Şans eseri kurtuldu.” dedi.
Bu ürünlerin bir kısmının resmi marka adıyla piyasaya sürüldüğünü ancak önemli bir bölümünün merdiven altı üretim olduğunu söyleyen Alpay, “Aktarlarda, internet sitelerinde, işportacılarda ve farklı noktalarda çok rahat bulunabiliyor. Satış kanalları geniş ama denetim yetersiz. Tarım ve Orman Bakanlığı bazı firmaları denetlese de sorun hâlâ büyük.” ifadelerini kullandı.
ÖLÜMCÜL MADDE: SİBUTRAMİN
En büyük tehlikelerden birinin yasaklı madde sibutramin olduğuna dikkat çeken Alpay, şu uyarılarda bulundu:
“Sibutramin, metabolizmayı hızlandırarak hızlı kilo kaybına neden olan bir ilaç etken maddesidir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yasaklandı, yıllar önce eczanelerden toplatıldı. Ancak bugün hâlâ macun, enerji içeceği veya ‘bitkisel formül’ adı altında gizlenerek satılıyor.”
Satıcıların ürün içeriğini sakladığını belirten Alpay, “Tüketiciye ‘bitkisel karışım’ diye sunuluyor ama içerikteki esas madde sibutramin oluyor. Üstelik kontrolsüz ve yüksek dozlarda kullanıldığında çoklu organ yetmezliği ve ölüme kadar giden sonuçlar doğurabiliyor.” dedi.
“Ciddi kilo kaybı varsa mutlaka tehlikeli bir madde vardır”
Bazı ürünlerin hiçbir etkisi olmadığını, bazılarının ise tehlikeli maddeler içerdiğini söyleyen Alpay, placebo etkisine de dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Kişi ürüne inanıp beslenme ve yaşam tarzını değiştiriyor, kilo veriyor ama bunu ürüne bağlıyor. Oysa ürünün hiçbir etkisi olmayabiliyor. Yine de kısa sürede mucize etkisi gösteren her ürün potansiyel tehlikedir, çünkü denetim yoktur ve içinde ne olduğunu çoğu zaman bilemezsiniz.”
“ECZANELERE GÜVENİN”
Eczanelerde yalnızca denetimden geçmiş takviye edici ürünlerin bulunduğunu vurgulayan Alpay, şu ifadeleri kullandı:
“Eczanelerde satılan ürünler güvenli depolardan gelir, sahte olmaz. Ancak eczane dışındaki noktalarda orijinal ürün bulma ihtimali çok düşüktür. Özellikle popüler olan ürünlerin çok fazla sahtesi yapılır. Öyle profesyonel taklitler var ki, firmanın tasarımcısı bile ambalajı ayırt edemiyor. Bu nedenle eczane her zaman en güvenilir adrestir.”
SOSYAL MEDYA TUZAĞI!
Zayıflama ürünlerinin en yoğun reklam alanının sosyal medya olduğuna dikkat çeken Alpay, birçok tanıtımın yapay zekâ kullanılarak sanatçı reklamı gibi hazırlanıp tüketiciyi aldattığını söyledi.
“Influencer’ların çoğu bu ürünleri kullanmıyor, sadece ücret karşılığı tanıtım yapıyor. Vatandaşlarımız bu tuzaklara düşmemeli; mutlaka doktor ve eczacıların önerileri doğrultusunda hareket etmelidir. Sosyal medyada gördüğünüz ürünlere itibar etmeyin. ‘Eczacınız en yakın sağlık danışmanınızdır’ sözünün sebebi budur.” dedi.
Fotoğraf: Gülten Kuzgun
