Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan önceki gün ilimizdeydi…

Olağanüstü sıcak havada gerçekleşen miting buna rağmen hayli kalabalıktı diyebilirim…

Miting vaktinin mesai saatine denk gelmesi, Ramazan ayında olmamız gibi etkenleri göz önünde bulundurursak pekâlâ “Bundan iyisi Şam’da kayısı” yorumunu yapabiliriz...

Cumhurbaşkanı Erdoğan da aşırı sıcağa rağmen toplanan kalabalıktan hayli memnun olmalı ki bir sonraki Zonguldak mitinginde Sakarya’dan övgüyle bahsetti…

Reis her zamanki gibi formundaydı…

Ekonomiden girdi yatırımlardan çıktı…

Bir Kılıçdaroğlu’na çaktı, bir İnce’ye…

Bu iki isimle hayli uğraştı, başka da kimseyi muhatap almadı diğer adaylardan…

Konuşmasının arasında Sakarya’ya “millet bahçesi” müjdesini de verdi…

Müjdeyle kalmayıp bizzat sahneden Zeki Toçoğlu’na seslenerek bu işin süratle tamamlanması talimatını verdi kendisine…

“Fazla beton olmasın” uyarısının da çok yerinde bir uyarı olduğunu düşünüyorum…

Ama benim için en hoşu, “Çoluk çocuk çimlerde yuvarlanın” demesiydi…

Bilhassa Erdoğan’a bu dil çok yakışıyor…

O sürekli bağıran, o sürekli üst perdeden muhalefete çıkışan Erdoğan’dan ziyade bu “esprili ve babacan” tavırlı Erdoğan daha bir güzel geliyor insana…

Sakaryalılar Erdoğan’ı çok seviyor…

Bunu her seçimde verdikleri destekle gösteriyorlar…

Erdoğan da somut bir şekilde Sakaryalıları sevdiğini gösterdi dün bu müjdesiyle…

Daha önce de il kongresinde ikinci üniversite ve bin yataklı hastanenin müjdesini vermişti…

Her defasında “Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk Sakarya” diyen Erdoğan’dan ziyade bu “müjdeler veren” Erdoğan daha bir güzel geliyor insana…

İnşallah güzel bir projeyle Hyde Park, Central Park benzeri bir park çıkar ortaya…

Proje bitsin söz veriyorum ilk işim 5,5 yaşındaki kızımla birlikte çimlerde yuvarlanmak olacak…

 

Özkoç’un hakkını teslim edelim

CHP Milletvekili Engin Özkoç, eski Atatürk Stadı arazisinin yeşil alan olması adına büyük çaba harcadı…

Sürecin başından beri imza kampanyası da dâhil her yolu denedi bunun için…

Son olarak da Erdoğan’ın “millet bahçeleri” projesinde Sakarya’nın yer almayışı üzerine sesini yükseltti…

Bu ve buna benzer baskılar sonuç verdi ve stat arazisinin park olmasının önü açıldı…

Etkili ve yerinde muhalefetin bir şehir için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş ve anlamış olduk böylelikle…

“TOKİ de stat yaptı canım, bedava mı yapacak” sözlerinin de ne kadar boş ve anlamsız olduğu ortaya çıktı…

Demek ki isteyince, irade ortaya koyunca bu şehir için yapılamayacak iş yok…

Özkoç bir şey daha yaptı ve dünkü basın toplantısında Erdoğan’ın bu kararı için kendisine teşekkür etti…

İşte bu tavır da muhalefetten beklenen bir tavırdır…

Şehrini seven, şehrine bir şeyler vermek isteyen, gücünü bu şehir için kullanmayı arzulayan bir insanın yapması gerekeni yaptı Engin Özkoç…

Eleştirmesini bildiği gibi yeri geldiğinde teşekkür etmesini de bildi…

Yapıcı ve yol gösteren muhalefeti nedeniyle bir teşekkürü de Engin Özkoç hak ediyor bence…

Şehrimizin işte böyle tuttuğunu koparan milletvekillerine ihtiyacı var…

 

Ali İhsan Yavuz’un ustalık dönemi

AK Parti Genel Merkez Seçim Koordinasyon Merkezi (SKM) Başkanı, Milletvekili ve 1. Sıra Adayı Ali İhsan Yavuz’la beraberdim önceki gün…

Radyoda güzel bir söyleşi yaptık…

Daha sonra birlikte iftar açtık…

Akabinde de sahura kadar mahalle mahalle dolaştık…

Seçim ziyaretlerini bizzat yerinde gözlemleme imkânı buldum…

Ali İhsan Yavuz gerçekten sahaya ve konulara çok hâkim bir insan…

Vatandaşla çok güzel diyalog kuruyor…

Açıklamaları tatmin edici, konuşmaları insanı sıkmıyor…

Arada esprili birtakım göndermeler yaparak ortamı yumuşatıyor…

Gelen talep ve şikâyetleri son derece önemsiyor…

Kimileriyle ilgili notlar alırken, kimileriyle ilgili anında telefon görüşmeleri yaparak sorunlara çözüm üretiyor…

Yavuz’un tabiri caizse çıraklık ve kalfalık dönemlerini geride bırakarak ustalık dönemini yaşadığını söyleyebilirim…

Özellikle Recep Tayyip Erdoğan’la yakın mesaisinin kendisini daha da geliştirmesine katkı sağladığını düşünüyorum…

İnsanın Erdoğan gibi bir ustası olursa kendisini aşmaması imkânsız zaten…

AK Parti’nin en büyük şanssızlığı Ali İhsan Yavuz’un seçim sürecinin büyük bölümünde görevi nedeniyle Ankara’da olacak olması…

Şayet baştan sonra Sakarya’da ve sahada olsa partisinin oy oranının artmasına müthiş bir katkı sağlardı…

 

Yaşar abiyi de uğurladık

Yeni Sakarya’da ilk işe başladığım zamanlarda tanıdım Yaşar Yılmaz’ı…

Sayfa operatörümüzdü…

Bilhassa yaptığım röportajları fevkalade mizanpajlarıyla daha da bir güzel hale getirirdi…

İşini keyifle ve titizlikle yapan bir insandı…

5-6 sene boyunca teşriki mesaide bulunduk…

Vefat haberini “Sakarya Gazeteciler Birliği” whatsApp grubunda yapılan bir paylaşımla sahur vaktinde öğrendim…

Allah rahmet eylesin…

Birer birer yolcu ediyoruz meslek büyüklerimizi…

Şöyle bakıyorum da 15 senelik gazetecilik hayatımda ne çok insanı uğurlamışız…

Hasan Uyar, Abdullah Çelik, İlhan Uygun, Cezmi Hakman, Ayhan Hakman, Ali Fuat Tepe, Orhan Polat, Necdet Çardak, Necdet Güngörsün, Atilla Okumuş, Hüseyin Komite, Ferruh Bulut, Sırrı Şanlı, İlhan Okyar, Selçuk Kadı, Orhan Mümin, Hayri Yortanlı, Ziya Üstüngüler ilk aklıma gelenler…

Birçoğuyla birlikte çalıştığım, bazılarıyla sadece selamlaştığım, kimilerinin yalnızca ismini bildiğim meslek büyüklerinin hepsini saygıyla yâd ediyorum…

Mekânları cennet olsun…