Sakaryaspor her kesimin, her yurttaşın ortak paydası ve siyasete konu yapılmamalı.

Birçok kez böylesi net ifadeleri duyduk, doğrusu birleştiren yegâne unsurdur Sakaryaspor.

Ancak her fırsatta olumsuz değerlendirilip Sakaryaspor’a zarar verilmiştir.

En son örneğini 23 Haziran’da gerçekleşen genel kurulda yaşadık.

Cumhur Genç ve İbrahim Nalbant’a ait 2 liste genel kurul divanına teslim edildi.

Kongre işleyişinde aksaklıklar vardı, asıl sorunun kongre anına ait olmadığını öncesinde yaşandığını konuşmasında Genç tüm kongre üyelerine anlattı.

Genç’in ifadelerinden anladığımız siyasetin kongreye müdahil olduğu ve yönlendirme yaptığı yönündeydi.

  Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, kongre öncesi her iki adayın ziyaretinde adaylara eşit mesafede olduğunu beyan edip ardından Cumhur Genç ve arkadaşlarının liste çıkartmamasını istemesi kaosun yolunu açmış oldu.

Hiç kuşku yok ki Büyükşehir Belediye Başkanın tercih hakkı vardır, olmalıdır da. Ancak bunu doğru zamanda ortaya koymalı ve süreci doğru yönetmeli.

Dolayısıyla 23 Haziran genel kurulunda sonuç alınmadıysa bunun sorumlusu Cumhur Genç ve arkadaşları değildir tek sorumlusu Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yücedir.

11 Temmuz’ da yeni tarih ilan edildi. Çoğunluk aranmaksızın genel kurul gerçekleştirilecek ve için de bulunduğumuz ana kadar tek liste İbrahim Nalbant ve ekibi olacak gibi…!

Yücenin de istediği bir durum gerçekleştirilecek.

Nalbant’ın Sakaryaspor ilgisinden ve iyi niyetinden asla şüphe etmem. Bir dönem yönetim kurulunda beraber çalıştık heyecanına tanığımdır, yolunun açık olmasını dilerim.

Yüce’nin bilmesi gereken ise Sakaryaspor sahaya çıkan futbolcu, teknik kadro ve tribünde yer alan seyircilerden ibaret değildir.

Sakaryaspor şehrin en önemli marka değerlerindendir. Hatta şuan için tek marka değerimiz.

Marka şehir patentiyle birçok çalışma geçmiş dönemlerde yapıldı, sonuca ulaşan bir çalışma olmadı.

Şehrin bilindik özelliklerinin markalaştırılması adına yapılıyordu çalışmalar. Turizmin öncelediği, şehrin turizm değerlerinin tanıtılmak istendiği markalaştırma çalışmaları oldu sonuç; hepimizin malumu markalaşan hiçbir özelliğimiz olmadı.

Tek markan Sakaryaspor; hangi Anadolu kentine giderseniz futbolunuza dair bilgi vardır. Futbolunuz şehrin her dönem önünde yer almıştır, bilindik kılmıştır.

Acılarla sınanmış, kayıplarına rağmen ayağa kalkmasını bilmiş, yoluna devam etmiş, tarihe mal olmuştur.

Sosyolojik tarafına ilişkin birleştiriciliği ve yarattığı etkiyi sanırım bu şehirde yaşayan her yurttaş bilir.

Sakaryaspor üzerinden siyaset yapmak değil, siyasetin üzerinde tutmayı becerip siyasetin desteğini sağlamaktır asıl olan.

Bunu yapmayı becerirseniz Sakaryaspor’a faydanız dokunur.

Son açıklamalarından anlaşılacağı üzere Yüce yaptığı hatanın farkında ve düzeltme yolunu seçmiş!

“Sakaryaspor başarılı olmalı, bu da bölünerek değil, beraber olmakla sağlanır.” sözü birçok sorunun önüne geçer, umarım samimidir ve sözünün ardında durur.

Bilmelidir ki sözünde, Sakaryaspor’ un da takipçisidir bu şehirde yaşayan her bir yurttaş!