281 milyon kişi doğduğu ülke dışında yaşıyor
IOM’un Dünya Göç Raporu 2024’e göre, dünya genelinde 2020 yılı itibarıyla yaklaşık 281 milyon kişi yani küresel nüfusun yüzde 3,6’sı doğduğu ülkenin dışında yaşamını sürdürüyor. Bu göçmen nüfusunun 169 milyonunu iş gücü göçmenleri oluşturuyor. Raporda, uluslararası göçün küresel nüfus içindeki payı düşük olsa da ekonomik, siyasal ve çevresel şoklarla birlikte giderek daha karmaşık hale geldiği vurgulanıyor.
Para transferlerinde rekor kırıldı
Göçmenlerin ülkelerine gönderdikleri ücretlerin ekonomik dengedeki etkisi de dikkat çekici seviyelere ulaştı. 2000 yılında 128 milyar dolar olan uluslararası para transferi hacmi, 2022’de 831 milyar dolara yükseldi. Bu gelir, birçok düşük ve orta gelirli ülke için hayati bir ekonomik kaynak olmayı sürdürüyor.
28 milyon çocuk göçmen var
IOM verilerine göre uluslararası göçmenlerin 135 milyonunu kadınlar, 146 milyonunu ise erkekler oluşturuyor. Dünya genelinde 28 milyon çocuk göçmen bulunuyor ve bu rakam dünya çocuk nüfusunun yüzde 1,4’üne denk geliyor.
8 bin 500 göçmen 2023’te hayatını kaybetti veya kayboldu
IOM Kayıp Göçmenler Projesi’ne göre, 2023 yılında dünya genelinde yaklaşık 8 bin 500 göçmen göç yollarında hayatını kaybetti ya da kayboldu.
Zorla yerinden edilmelerde keskin artış
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği verileri, Haziran 2025 itibarıyla dünya genelinde zorla yerinden edilenlerin sayısının 117,3 milyona ulaştığını ortaya koyuyor. Zorla yerinden edilenlerin 67,8 milyonu ülkesi içinde yerinden edilenler, 42,5 milyonu mülteciler, 8,42 milyonu ise uluslararası koruma arayan sığınmacılardan oluşuyor.
Dünya çapında vatandaşlığı bulunmayan 4,4 milyon kişi ise “vatansız” statüsünde yaşıyor ve temel haklara erişimde büyük sorunlarla karşılaşıyor.
Türkiye mülteci ev sahipliğinde 7 yıldır ilk sırada
IOM raporunda, zorla yerinden edilme oranlarının son 10 yılda düzenli biçimde arttığına dikkat çekilirken, mültecilerin yarısından fazlasının sadece 10 ülkede bulunduğu kaydedildi. Türkiye ise 7 yıl üst üste en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumunda. Türkiye’de yaklaşık 3,6 milyon mülteci uluslararası koruma altında bulunuyor.
OECD ülkelerinde göç hareketleri güçlü seyrediyor
OECD Uluslararası Göç Görünümü 2025 raporuna göre, Kovid-19 sonrası OECD ülkelerine yönelik kalıcı göç akışları 2024 yılında biraz azalsa da tarihsel ortalamaların üzerinde kaldı. 2024’te OECD ülkelerine 6,2 milyon yeni kalıcı göçmen giriş yaptı. Bu rakam, 2019’a göre yüzde 15 artış anlamına geliyor.
Aynı yıl 2,3 milyon geçici çalışma izni verilirken, bu oran 2019’a göre yüzde 26 yükseldi.
Sığınma başvurularında rekor
OECD ülkelerine 2024’te 3 milyon yeni sığınma başvurusu yapıldı ve kuruluş tarihinin en yüksek rakamına ulaşıldı. Başvuruların büyük bölümü ABD’de gerçekleşirken, Kanada ve İngiltere’de artış görüldü. Başvurular en çok Venezuela, Kolombiya, Suriye, Afganistan ve Hindistan vatandaşlarından geldi.
Göçmenler iş gücüne entegre oluyor
OECD genelinde 2024 yılında göçmenlerin iş gücüne katılım oranı yüzde 77 olurken, istihdam oranı yüzde 71 olarak kaydedildi. İşsizlik oranı ise yüzde 10’un altında gerçekleşti.
Göç politikalarında sıkılaşma sinyalleri
Raporlarda çok yüksek göç akışları ile karşılaşan ülkelerin göç politikalarını yeniden düzenlemeye başladığı belirtiliyor. Öğrenci vizeleri, aile birleşimi ve insani programlarda bazı ülkeler kısıtlayıcı düzenlemelere giderken, nitelikli iş gücünü çekmek isteyen ülkelerde ise daha esnek politikaların uygulandığı ifade ediliyor.




