Dr. Burgazlıoğlu, EBUS’un modern tıbbın sunduğu en gelişmiş tanı tekniklerinden biri olduğunu belirterek, “EBUS, bronkoskopi cihazının ucuna yerleştirilen özel ultrason probu sayesinde akciğerlerin iç yapısını ve çevresindeki lenf bezlerini detaylı şekilde görüntülememizi sağlar. Klasik bronkoskopi ile ulaşamadığımız derin bölgeleri bu yöntemle değerlendirebiliyor ve gerektiğinde biyopsi alarak kesin teşhise ulaşabiliyoruz. Böylece pek çok hastada cerrahi işleme gerek kalmadan teşhis koymak mümkün oluyor” dedi.
Uzman, yöntemin özellikle akciğer kanseri şüphesi olan hastalarda teşhis ve evreleme sürecinde kullanıldığını ifade ederek, diğer kullanım alanlarını da şöyle sıraladı: “Görüntüleme yöntemlerinde lenf bezi büyümesi tespit edilen olgular, sarkoidoz, tüberküloz gibi hastalıkların teşhisi ve nedeni bilinmeyen mediastinal (göğüs içi) kitlelerin değerlendirilmesi.”
EBUS işlemi, sedasyon veya hafif anestezi altında gerçekleştiriliyor. Bronkoskop yardımıyla ağız yolundan ilerletilen cihaz, hedef bölgeyi ultrason eşliğinde görüntülüyor ve ince bir iğne ile doku örneği alınıyor. Ortalama 30-45 dakika süren işlem sonrası hastalar birkaç saat dinlendirilip aynı gün taburcu olabiliyor.
Dr. Burgazlıoğlu, yöntemin en önemli avantajının cerrahi girişim gerektirmemesi olduğunu vurgulayarak, “Radyasyon içermediği için güvenli bir yöntemdir. Teşhis başarısı oldukça yüksektir ve komplikasyon oranı son derece düşüktür. Hastalarımızın büyük bir kısmı işlem sonrası günlük hayatlarına hızla dönebilmektedir. Boğazda hafif ağrı veya ses kısıklığı olabilir, ancak kısa sürede kendiliğinden geçer” ifadelerini kullandı.
Medicana Bursa Hastanesi’nde deneyimli ekipleriyle EBUS yöntemini güvenle uyguladıklarını belirten Dr. Burgazlıoğlu, “Amacımız, hastalarımıza en doğru tanıyı en konforlu şekilde sunmak” diyerek sözlerini tamamladı.





