Karataş, geçen haftaki “Mista’arvimler” yazısının ardından bu kez YAMAS’ın perde arkasını anlattı. “Sivil görünümlü özel tim” anlayışını eleştirerek, bu yapının güvenliği değil, güvensizliği profesyonelleştirdiğini vurguladı.
“Arap kılığına giren ama Arap olmayan, sivil gibi davranan ama sivil olmayan bir grup kahraman(!)...”
ifadeleriyle YAMAS’ın faaliyet tarzını ele alan Karataş, bu operasyonların vicdani ve hukuki temelden uzaklaştığını belirtti.
Yazar, yazısında Cenevre Konvansiyonu’na da atıfta bulunarak, sivil kılıkla savaşmanın uluslararası hukuka göre yasak olduğuna dikkat çekti.
“Onlar için hukuk kitapları, mermiye karşı fazla yavaş ilerliyor.”
diyerek, hukukun yerini güç ve gizliliğin aldığına işaret etti.
Karataş, yazısını şu dikkat çekici cümleyle noktaladı:
“Bir ülke, sürekli görünmez güçlerle yönetilirse, günün sonunda kendi halkına da görünmez olur. Her maske bir gün düşer; ama bazıları o maskeyi öyle uzun takar ki, düştüğünde yüzü bile tanınmaz hâle gelir.”
Yazısında “Ne zaman insan oluruz? Karşı istihbarata destek olduğumuzda” diyerek mesajını özetleyen Karataş, güvenlik politikalarının insani değerler üzerindeki etkisine dikkat çekti.
Fotoğraf: SOSYAL MEDYA





