Bahar aylarının gelmesiyle birlikte memleketlerinden ayrılarak son derece kalabalık ve insani şartlardan uzak bir ulaşım yöntemi ile kayısı, pamuk, fındık vb toplamak üzere çeşitli illere aylarca süren zor şartlar altında bir hayat sürüyorlar.

Her türlü bulaşıcı hastalığa açık, hijyenden yoksun çadırlarda barakalarda barınmak zorunda kalıyorlar. Soğuktan, sıcaktan, yağıştan etkilenen bu derme çatma yapılarda özellikle ortak tuvalet ve banyolar ile yemek pişirme ve çamaşır-bulaşık yıkama alanlarının yetersiz ve sağlıksız oluşu unutulmamalıdır. 

TEHLİKE ARZETMEKTEDİR
Mevsimlik işçilerin yerleşim alanlarında öncelikle temiz içme suyu, mutfak, banyo, tuvalet ve çamaşır yıkama ortamlarında sürekli akan temiz suya gereksinim vardır. Atık ve çöp kovaları bulunmaması ve sinek, böcek, yılan vb haşerelerin düzenli olarak ilaçlanmaması büyük bir tehlike arzetmektedir.

Gebe, bebek, çocuk ve yaşlıların eğitim, sağlık vb alanda kontrolsüz olarak barınmaları ve barınma alanı ile bahçeler arasında insani olmayan şartlarda yapılan taşımalar mevsimlik işçiler için büyük bir risk oluşturmaktadır. 
Tüm bu olumsuz koşullar ve riskler açısından bakıldığında mevsimlik işçilerin; gerek memleketlerinden çalışacakları yere gelmeleri/dönmeleri, gerekse de her gün çalışacakları tarlalara gidip/gelmeleri sırasında uygun araçlarla taşınmaları sağlanmalıdır.

Mevsimlik tarım işçileri iş kanunu kapsamına alınmalı ve sosyal güvenceye kavuşturulmalıdır.
Mevsimlik tarım işçilerinin çalışacakları yerler ve buralarda çalıştırılmalarına ilişkin İş-Kur üzerinden bir düzenleme ve görevlendirme ile yapılmalıdır. Bu alanda bir kurul ya da komisyon marifetiyle takibi ve denetimi yapılmalıdır. 

Gebe, bebek, çocuk sağlığı ve aşıları düzenli kontrol edilmeli ve eğitim çağındaki çocuklara yönelik gerçekçi uygulanabilir projelerle kesintisiz sağlık hizmeti ve eğitimleri sağlanmalıdır. 
Mevsimlik işçilerin ekonomik kazançları devlet tarafından güvence altına alınmalı, emekleri tarla sahibinin insafına bırakılmamalıdır. 


Son günlerde Sakarya’da yaşanan mevsimlik işçilere yönelik şiddet olayı ve traktör devrilmesi sonucu trafik kazasında gerçekleşen yaralanmalar da dile getirdiğimiz bu konuların aciliyetini ve önemini pekiştiriyor. Sebebi her ne olursa olsun mevsimlik işçilere, kucağında çocuk olan kadınlara uygulanan şiddet kabul edilebilir bir durum değildir.


Sakarya Milli İrade Sivil Toplum Kuruluşları olarak Mevsimlik İşçilerin Olumsuz Koşullar altında yaşamaktan kurtarılması ve insani şartların oluşturulması gerektiğini vurgularken, Sakarya’da ve ülkemizde bir daha böyle üzücü olayların yaşanmaması en büyük temennimizdir. 
 

Editör: Haber Merkezi