Vatandaşlar, ödemelerin banka hesaplarına yatırılmasını, çekle verilmesini ya da devlet destekli dijital cüzdanlar aracılığıyla yapılmasını tercih edebiliyor. Guardian’ın haberine göre programda, ABD dolarına sabitlenmiş “stablecoin” olarak bilinen dijital para birimleri de kullanılıyor.
Konuya ilişkin açıklama yapan Marshall Adaları Maliye Bakanı David Pau, desteğin bir geçim maaşı olmadığını vurgulayarak, “Hükümet olarak kimsenin zor şartlarda yaşamasını istemiyoruz. Kişi başına üç ayda 200 dolar, yılda yaklaşık 800 dolar yapıyor. Çalışmadan geçinmeye yetmez ama insanlar için moral verici olabilir” ifadelerini kullandı.
Hawaii ile Avustralya arasında yer alan takımadada artan yaşam maliyetleri nedeniyle yurttaşların ülkeyi terk ettiğini belirten Pau, söz konusu desteğin bir “sosyal güvenlik ağı” olarak tasarlandığını söyledi.
Avustralya’daki RMIT Üniversitesi’nden Huy Pham ise programın, ülke genelinde tüm vatandaşları kapsaması bakımından dünyada bir ilk olabileceğine dikkat çekti. Ancak ülkedeki telefon sinyalleri ve internet altyapısının yetersiz olması nedeniyle, dijital ve kripto tabanlı ödemelerde zaman zaman sorunlar yaşanabileceği de ifade ediliyor.
Beş ana ada ve 1125 adacıktan oluşan Marshall Adaları’nda uygulanan desteğin finansmanı ise ABD ile yapılan anlaşmaya dayanıyor. Washington yönetimi, Marshall Adaları açıklarında geçmişte yapılan nükleer silah denemelerinin yol açtığı zararlar nedeniyle ada ülkesine tazminat ödüyor. Bu kapsamda oluşturulan fonun toplam büyüklüğünün 1,3 milyar doların üzerinde olduğu, ABD’nin 2027 yılına kadar fona 500 milyon dolar daha aktarmayı taahhüt ettiği bildirildi.





