Yahya Bakır’ın hazırlayıp sunduğu, Sait Tanış Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen “Şehir Konuşuyor” programı, bu hafta ASKON Sakarya Şube Başkanı Engin Tumbaz’ın katılımıyla 37. konuğunu ağırladı.

Hız kesmeden devam eden programın bu haftaki seyrinde genç iş insanının; Bursa ve Sakarya arasında geçmiş çocukluk ve gençlik yılları, ticarete giriş serüveni, sektörde edindiği tecrübeler, yurtdışı deneyimleri, sivil toplum kuruluşlarına verdiği önem ve başkanlığını yaptığı ASKON Sakarya Şubesi’nin faaliyetleri konuşuldu. Programın ilk dakikalarında çocukluk yıllarından, “Sakarya doğumluyum. Çocukluk ve gençlik yıllarım Sakarya ve Bursa arasında geçti. İkisi de benim memleketimdir ancak Sakarya’nın hem doğduğum yer hem de şu anda bulunduğumuz yer olması itibariyle bendeki yeri çok farklıdır. Biz herhalde mahalle kültürünü yaşayan son jenerasyonuz. Serdivan’da, Esentepe Mahallesi'nde sokakta 40 haneydik. En güzel tarafı da bulunduğumuz yerde bir sokak jargonu vardı. Aslında biz orada eğitimimizi tamamladık çünkü sokağın belli bir hiyerarşisi vardır. Bu size haddinizi bildirirken bir yandan da imkân sağlar.” şeklinde bahsetti.

HIZLI OLAN BALIK BÜYÜK BALIĞI DA KÜÇÜK BALIĞI DA YER

Programın devamında yurtdışı deneyimlerinin ve tecrübelerinin işine büyük ölçüde katkı dağladığını belirten Tumbaz, “Yirmi yaşından itibaren dünyada 40-42 kadar ülkeye gittim. Çin’de üç ay kaldım. İran’da da keza öyle. İran’a belki üç yüzden fazla gitmişimdir. Dünyanın çoğu ülkesinde bulundum. Bende abilik, kardeşlik her zaman önce gelir. Samimiyet her şeyden daha önemlidir. Samimiyetin bu noktada bana çok büyük katkısı oldu. Yurtdışı deneyimleri bana inovatif düşünceyi öğretti. Gözlemlediğim kadarıyla söyleyeyim. Önceden büyük balık, küçük balığı yerdi ancak artık yeni dünyada hızlı olan balık, büyük balığı da küçük balığı da yiyor.” dedi.

SAKARYA MİLLİYETÇİSİYİM

Programın sonunda, Sakarya’ya sahip çıkılması gerektiğini ve özellikle yurtdışında Sakarya’yı ve Sakaryalıları öne çıkarmaktan gurur duyduğunu belirten İş İnsanı, “Almanya’ya makine sattığımızda özellikle 2 yıllık firmasınınız ve Almanya'dan kabul görecek, siparişlerin devamları gelecek. Bu hakikaten bizim için gurur vericidir. Çünkü ben yurtdışına ürün pazarlamaya gittiğimde biraz milliyetçiyimdir. Sakarya milliyetçisiyim. Sakarya işçisinin ve mühendisinin emeğini pazarlamaya gidiyorum, o vakarla durmaya çalışıyorum.” dedi. Röportajın devamını ‘Şehir Konuşuyor’ sosyal medya hesaplarından Yorumluyorum Tv Youtube Kanalı, Yeni Sakarya Gazetesi ve internet sitesinden takip edebilirsiniz. Seda PEKER

Editör: Haber Merkezi