Panelin konukları arasında yer alan şair ve yazar Ercan Yılmaz, Sakarya’nın edebiyatta yeterince görünür olmasa da derin bir edebi hafıza barındırdığını ifade etti. Yılmaz, özellikle Aşık Veysel’in şiirlerinden örnekler vererek, doğayla kurduğu bağın Sakarya’yla olan ilişkisini ortaya koydu.
“Sakarya, felsefe ile edebiyatın buluştuğu bir noktada duruyor. Tabiatı, hafızası ve atmosferiyle sanatçısına şahsiyet kazandıran bir şehir” diyen Yılmaz, kentin edebi yönünün daha fazla keşfedilmesi gerektiğini belirtti.
“Edebi Hafıza Diri Tutulmalı”
Programın bir diğer konuşmacısı olan araştırmacı ve eğitimci Yasin Yarar ise, modern yaşamın etkisiyle şehirlerin kimliğini yitirdiğine dikkat çekti. Sakarya’nın kültürel potansiyelinin korunmasının yalnızca bir edebi mesele değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu vurgulayan Yarar, “Sabah kuş sesiyle uyanan, ağaçların gölgesinde soluklanan bir hayatı koruyabilirsek, insan bahçemizi de korumuş oluruz” ifadelerini kullandı.
Sakarya, Geçmişin ve Geleceğin Kesişim Noktası
Yarar ayrıca, Sakarya’nın Ankara-İstanbul hattının tam ortasında yer alan stratejik konumuyla tarih boyunca bir geçiş ve buluşma noktası olduğunu dile getirdi. “Sakarya, sadece fiziki bir şehir değil, aynı zamanda bir hafıza mekânıdır. Bu edebi belleği diri tutmak, bu şehirde yaşayan herkesin sorumluluğudur” şeklinde konuştu.
Edebiyatseverlerden Yoğun İlgi
“Türk Edebiyatında Sakarya” paneli, katılımcıların yoğun ilgisiyle gerçekleşti. Panelin sonunda gerçekleştirilen soru-cevap bölümünde edebiyatseverler, konuşmacılara Sakarya’nın kültürel birikimi ve edebiyat dünyasındaki yeri üzerine sorular yöneltti.