Sakarya, 17 Ağustos depreminin üzerinden geçen 26 yıla rağmen ne yazık ki bugün halâ deprem yorgunu binaları ve gerçekleştirilemeyen kentsel dönüşümü tartışıyor. Depremin olası zararını sıfıra indirmek için sağlam binalar inşa etmekten başka yol yokken, dönüşüm özellikle Adapazarı’nda tam anlamıyla uygulanamıyor.
ENDİŞE ARTIYOR
Bugüne kadar akademisyenlerin, bilim insanlarının, bilirkişilerin hazırladığı onlarca rapor, teknik açıdan hiçbir eksik bulunmadığını; buna karşın yapılması gerekenler için somut adımların atılamayışı ise uygulama noktasında eksikliğimizi gösteriyor. Bilim insanları, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde kurulu Sakarya’da bir büyük deprem olasılığının yüksek olduğunu her fırsatta hatırlatıp uyarı üstüne uyarı yaparken, yapı stokunun bütünüyle yenilenememesi tehlikeyi de endişeleri de artıyor.
ÖZEL AÇIKLAMALAR
Bu kapsamda; Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Emrah Doğan, İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Sakarya Şube Başkanı Semih Uçar, Jeofizik Mühendisleri Odası Eski Şube Başkanı Kamil Yavuz ile Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Utkucu gazetemize özel açıklamalarda bulundu.
SOSYAL YENİLENME
Prof. Dr. Emrah Doğan, “Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülkedir ve Sakarya’mızda, deprem kuşağında yer alan, özellikle 1999 İzmit Depremi’nin etkilerini derinden yaşamış bir şehirdir. Bu gerçek, kentsel dönüşümü bizim için bir tercih değil, zorunluluk haline getiriyor. Kentsel dönüşüm, sadece fiziksel değil, sosyal bir yenilenme projesidir.” dedi.
UMUT IŞIĞI OLACAK
Kentsel dönüşümün Sakarya’nın geleceğine umut ışığı olacağının altını çizen Doğan, “Kentsel dönüşüm projeleriyle Sakarya’nın hedefi sadece daha dayanıklı yapılar inşa etmek değil, aynı zamanda sosyal uyumu güçlendiren mahalleler oluşturmak, afetlere karşı dirençli bir şehir inşa etmek, bölgesel ekonomiyi canlandırmak ve şehri daha yaşanabilir bir yer haline getirmek olmalıdır. Kentsel dönüşüm, Sakarya’nın geleceğine yönelik umut ışığıdır. Hep birlikte çalışarak, Sakarya’yı hem afetlere karşı daha dayanıklı hem de daha sürdürülebilir ve yaşanabilir bir şehir haline getirebiliriz.” ifadelerini kullandı.
