Genç, depremin doğanın bir gerçeği olduğunu ancak yıkımlarının önlenebilir olduğunu vurgulayarak, alınacak önlemlerin sadece mühendislik çözümleriyle değil, toplumsal bilinçle de mümkün olduğunu belirtti. Başkan Genç, “Depremler kaçınılmaz, fakat bu felaketlerin boyutunu küçültmek bizim elimizde. Yıkıcı etkiler, ne kadar hazırlıklı olduğumuza bağlıdır” dedi.
“Afetler İçin Topyekûn Hazırlık Yapmalıyız”
Başkan Genç, toplumun sadece yapısal değil, psikolojik ve kültürel olarak da depreme hazırlıklı olması gerektiğini ifade ederek, “Binalarımızın sağlamlığı kadar, halkın afet bilinci ve hazırlığı da o kadar önemli. Sakarya gibi sanayi ve nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu şehirlerde, hem yapılaşma hem de zemin koşulları büyük bir risk faktörü oluşturuyor. Depreme karşı daha fazla önlem almalı ve halkı bilinçlendirmeliyiz” dedi.
“Alüvyonlu Arazilerdeki Yapılaşma Sorunu”
Mustafa Genç, alüvyonlu arazilerdeki yapılaşmanın depremin etkilerini artırdığını belirterek, “Tarım açısından verimli olan bu topraklar, inşaat için uygun değil. Deprem gibi doğal afetlere dayanıklı yapılar inşa etmek için, arazilerin zemin özelliklerini göz önünde bulundurmalı ve planlamalarımızı buna göre yapmalıyız” ifadelerini kullandı.
Genç, 1999’daki depremde kaybedilen her canın toplum için bir hatırlatıcı olduğunu belirterek, “Depremlerde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımızı rahmetle anıyor, milletimizin bir daha böyle acılar yaşamamasını diliyorum” dedi.