Parkın “Şemsiyeli” olarak anılmasının nedeni, kurulduğu dönemde güneşten korunmak için yerleştirilen rengârenk şemsiyeler. Yıllar içinde dostluğun, sohbetin ve sakinliğin adresi hâline gelen bu alan, Sakaryalıların buluşma noktası olmaya devam ediyor.
Şehrin oksijen depolarından biri olarak kabul edilen park, yapılan yeni düzenlemelerle modern bir görünüme kavuşurken, geçmişin ruhunu da korumayı başardı. Yenileme çalışmaları kapsamında parka iki yeni kafeterya kazandırıldı. Böylece ziyaretçiler, yeşil ağaçların gölgesinde çaylarını yudumlarken, eski kuşak insanlarla samimi sohbetlere dalma fırsatı buluyor.
Parkta zaman geçirenler, bir zamanlar burada seyyar bozacıların, sahlepçilerin ve küçük bir havuzun bulunduğunu anlatıyor. Bu nostaljik anlatılar, ziyaretçilere geçmişin sıcaklığını hissettiriyor.
Atatürk Parkı, sadece bir dinlenme alanı değil; aynı zamanda Adapazarı’nın tarihine tanıklık eden bir kültür mirası. Sakarya’ya yolu düşen herkese, bu özel mekânda biraz soluklanmaları ve geçmişle bugünü harmanlayan bu atmosferi yaşamaları tavsiye ediliyor.