Sapanca'nın Fevziye Mahallesi’nde bulunan yaklaşık 500 yıllık su değirmeni adeta tarihe tanıklık etmenin yanı sıra vatandaşların da ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor. Atalarından kalan yaklaşık 5 asırlık tarihi değirmenin çarklarını kurulan düzenle döndürmeyi sürdüren Fahrettin Yılmaz, buğday, arpa, mısır gibi tahıl ürünlerini öğüterek doğal un elde ediyor. Değirmen, Akçay Deresi’nden gelen ufak bir dere yatağından akan su ile asırlardır faaliyetine devam ediyor. Bölge halkının yanı sıra Türkiye’nin birçok yerinden tahıl getirilip öğütüldüğünü aktaran beşinci kuşak değirmenci Fahrettin Yılmaz, bir çuval tahılın una dönüşmesinin yaklaşık 2 saat sürdüğünü aktardı.

“Ben beşinci, son kuşağım”
5’inci kuşak değirmenci olan Fahrettin Yılmaz, “Bu değirmen 500 yıllık, dedelerimiz gelmiş buraya ve 4 taşmış, her dedeme bir taş düşüyormuş. Ben beşinci, son kuşağım ve burayı çalıştıran benim. Onuncu ayda başlarız, Sakarya’nın bütün mahalleleri buraya gelir, İstanbul, Sivas, Kars yani Türkiye’nin bütün yerlerinden malzeme gelir. Adam Kars’ta çiftçilik yapıyor, gelirken buraya buğday getirir, öğütüldükten sonra alır İstanbul’a gider. Büyük dedemden dedeme, dedemden babama ve babamdan da bana kaldı. Mahalleli ne getirdiyse öğütüyorum. Devlet denetleme kurulunda var bu tarihi eser diye koydular, çivi çakamıyoruz bu şekilde duruyor. Değirmenin ilk kurulduğu zamandan kalan tapu şeklinde fermanı var. Eskiden at arabalarıyla gelirlermiş çevre ilçelerde illerden 10-15 gün sıra beklerlermiş. Değirmen tamamen suyla çalışıyor, elektrik kullanılmıyor. Çarka su vurdukça 350 kilogramlık taş dönüyor, taşı ise fiziki kuvvet uygulayarak kaldırıyorum bana da spor oluyor” dedi. /İHA

Editör: Şevval Geçin