Taşkent Ailesi ilimizin tanınmış, geniş ailelerinden biridir… 
Siyasi yönleri vardır ve inandıkları doğrultuda bugüne kadar sağlam adımlar atarak gelmişlerdir…
Sadece siyasi yönleriyle değil, iş aleminde de önemli yerleri vardır…
Ailenin sanatçı yönünü, o unutulmaz deprem gecesi Yalova’daki yazlıklarında yakalanan ve hayatını kaybeden unutulmaz ses sanatçısı Ziya Taşkent temsil eder…
Hal-i hayatında Briç Kulübü’ne geldiği gecelerde, musiki dolu sohbetlere katıldığım olmuştur... 
Önce korist, sonra solist ve nihayet koro şefi olarak hizmet yönüyle sanatın zirvesine ulaşan rahmetli Ziya Taşkent kim ne derse desin, bu ilin çocuğudur. 
Aziz Duran’ın son başkanlığı döneminde “şehir ünlülerini ölümsüz kılacak” panolar dikildi, yaşadıkları mahallelerde sokaklarının başına…
Sadece sanatçılar değil, sporda da ünlü isimler ve yazarlara yer verildi, Selahattin Şimşek gibi…
Ziya Taşkent “Kuyudibi çocuğu” olarak bilinir…
Daha sonra Ankara’ya giderek sanatının zirvesine ulaştı…
Belediye yetkilileri işte o dönemde ünlü Türk sanat musikisi solisti ve bestecisi Ziya Taşkent’i de vefatının ardından meydana bir pano dikti “Ziya Taşkent bu sokakta doğup büyümüştür” diyerek…
“Bütün bunları niye gündeme aldın” derseniz… 
O semtin çocuğu, yılların eskitemediği terzi Mustafa Bakkaloğlu’nun uyarısı üzerine olmuştur... 
Yol yapımı sırasında yerinden sökülen pano, iş bittikten uzun süre geçmesine rağmen halâ yerine yerleştirilmemiş…
Semtin talebini bize ulaştırmak da Mustafa Bakkaloğlu’na düşünce, istedim ki ilgililere ulaştıralım…
Sanırım kısa sürede semtin sembolü haline gelen bir hayat çiziğine sahip Ziya Taşkent’in hakkı teslim edilir…
Bu konuda gerekeni yerine getireceği ümidiyle, istedim ki Bizim Bahçe’nin “Yasemenleri” gitsin şimdilik emeği geçenlere…