Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nun konuk olduğu İl Genel Meclisi toplantısı bir hayli ilgimi çekti. Toçoğlu, konuşması sırasında adeta gelecek yerel seçimler öncesi seçmenleri ile buluşması esnasında yapacağı seçim nutkunun bir benzerini gerçekleşmiş ya da bir başka bakış açısıyla başkan, yapılan eleştiriler neticesinde o kadar gerilmişti ki bir nevi il genel meclisi üyelerine içini dökmüştü. Aslında konuşması sırasında ele aldığı konuları yerel gazeteleri ya da internet medyasını takip eden okuyucular yakından biliyorlar. Ama benim ilgimi çeken bir konu oldu ve bu konu yerel medyada da fazla gündeme gelmedi. Ama ülkenin geleceği açısından son derece önemli olan bu konu yerel yönetimlerin yeni yapısıyla ilgi.
Yerel Yönetimler Reformu, adı verilen rapor Ak Parti içerisinde Denizli Milletvekili Nihat Zeybekçi, Bursa Milletvekili Mustafa Kemal Şerbetçioğlu, Van Milletvekili Mustafa Bilici, Karabük Milletvekili Osman Kahveci, Trabzon Milletvekili Aydın Bıyıklıoğlu'nun imzasını taşıyor. Amaç yerel yönetimlerin güçlenmesi. Tabii bu rapor neticesinde ülke içerisinde eyalet sisteminin uygulanması ve üniter devlet yapısının bozulması ile ilgili tartışmaları da beraberinde geldi. Bu raporun detayına girmeyeceğim çünkü ana teması yaklaşık 7 temel konudan oluşuyor. Özetle sınırları genişlemiş maddi açıdan daha güçlü bir belediye geliyor.
Benim görüşümü soruyorsanız eğer, ben yerel yönetimlerin güçlenmesinin ülkenin geleceği açısından son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Demokrasi, özerklik ve etkinlik ilkelerinin uygulanması, vatandaşın sorunlarının çözülmesi ve sosyal yaşantısının modern bir yapıya kavuşması için yerel yönetimlerin etkinliğinin artması son derece önemli. Ana muhalefet partisi CHP’nin siyasi ideolojisine baktığınızda sosyal demokrasi özünü benimsemiş partinin, halk arasında sosyal eşitliğin sağlanması hususunda bu tarz bir reforma destek vermesinin gerekliliği de kaçınılmaz. Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) zamanında yerel yönetimlere ne kadar çok önem verildiğini gayet iyi biliyoruz. Ama kafalarda oluşan soru işaretlerine çözüm bulunması da yadsınamaz bir gerçek.
Bu reformun içeriğinin hazırlanması sırasında meclis içerisinde mütabakat sağlama gerekliliği de kaçınılmaz. Toçoğlu gerekli açıklamayı yaptı. Büyükşehir’in sınırları genişleyecek. İl içerisinde tek bir belediye olması ve il genel meclisinin belediye meclisi ile birleşmesi söz konusu. Şunun da altını özellikle çizmek lazım Türkiye’de yerel yönetimlerin genel bütçeden aldıkları pay % 10,29 iken yeni reform ile birlikte bu pay % 20 seviyesine ulaşacak. Yani belediyenin gelirleri ve imkanları artıyor. İşte bu yüzden yeni yerel seçim Zeki Toçoğlu için ayrı bir önem taşıyor. Eğer yeniden aday gösterilirse ki bizim aldığımız duyumlar kendisinin yeniden genel merkez tarafından aday gösterileceği yönünde dolayısıyla yapılan çalışmaların ve kafasındaki projelerin gerçekleşmesi için büyük bir imkan da kendisini bekliyor olacak. Seçim, sandık bunlar politikacıların kabusu gibidir. Halk Zeki Toçoğlu’nu yeniden Büyükşehir Belediye Başkanlık görevine layık görürse demeyi de unutmayalım.
Yerel yönetimleri çok önemsiyorum. Bu ülkenin gelişimi açısından güçlü bir yerel yönetim yapısını son derece önemli buluyorum. Hatta bir AB Uzmanı olarak, Avrupa Yerel Yönetimler özerklik şartının bu kıta ya neler kazandırdığını da çok yakından biliyorum. Zaten Avrupa Birliği ile aramızdaki sorunlardan bir tanesi de bu Türkiye’deki merkeziyetçi yapı.
Ama ülke içerisinde son dönemde yaşanan terör olayları kafamdaki soru işareti sayısını bir hayli arttırmış durumda. Özellikle ülkenin güneydoğu ve doğusundaki bazı belediye başkanlarının terör örgütü ile ilişkilerinin tespit edilmesi bizleri tedirgin etmiyor da değil. Dolayısıyla mevcut durum içerisinde yerel yönetimler reformu yapılacaksa bile stratejik bazı noktalarda çok dikkatli olunması gerekliliği kaçınılmaz. O yüzden yerel yönetimler reformu esnasında TBMM içerisinde uzlaşmanın altını bir kere daha çiziyorum. Çünkü ülke şu an çok hassas bir dönemden geçiyor.
Hazır bu konuyu kaleme almışken şu soruyu da siz değerli okurlara sormak isterim. Sizce Sakarya’yı kim daha iyi tanıyor ve sorunlarını daha iyi biliyordur?
a. Mustafa BÜYÜK
b. Zeki TOÇOĞLU
Bir sonraki hafta köşemizde tekrar buluşmak dileğiyle...