Şehrimizde, bugünkü karmaşık haline gelmediği dönemlerde yaşanan gün ve gecelerin tadına doyum olmazdı…

Esnaf birbirini tanır, sporcuları, sanatçıları ilgi, sevgi ve saygı görürdü…

Ahilik anlayışı egemendi çarşılarda…

Efendilik ve dostluk anlayışı sadece Bulvar’da değil, çarşı ve lokantalar ile sınırlı sayıdaki eğlence yerlerinde bugünkünden hayli farklıydı…

Sevgi ve saygıya dayalı bir hiyerarşi vardı...

Özellikle genç kuşak işadamlarının uğrak noktalarından biri olan ve bugün, yıkılarak yeri Şemsiyeli Bahçe’ye katılan bir “koltuk lokantası” vardı…

En önemli yiyeceği “av hayvanları ve kuru fasulyeden” oluşurdu…

Lokantanın vitrinini, bizzat sahibi tarafından avlanmış tavşan, keklik, çulluk gibi taze av hayvanları süslerdi...

Zamanın genç kuşak işadamları kepenkler iner inmez, Sakaryaspor’un eski futbolcularından Atilla Yazıcılar’ın babasının işlettiği lokantada buluşur, gecenin geç vaktine kadar tadına doyum olmaz sohbetlerle yer içerlerdi…

Daha sonra, Uzunçarşı ile Yenicami arasında, Bulvar turları başlardı…

Kimi sevgilisiyle bozuşmanın hüznünü dile getirir, bazıları işyerlerinde yaşadığı sayısız hatıralardan söz eder ve gecenin finali, “Sakaryaspor ile üç büyüklere” yönelik gelişmelerle yapılırdı…

Bazen tatlı, bazen de sert geçen atışmalar ve tartışmalar, her defasında sarılıp öpüşmelerle sona ererdi…

O günün gençliği ile bugünü karşılaştırırsak, ibre daima maziye dönük kalır...

İşte öyle bir grup var, öleni ve kalanıyla Pazar Filemiz’e konu olan fotoğrafta…

İstedik ki bu Pazar Filemiz’e doldurduğumuz hatıraları onlarla boşaltalım…

ÖZER ALDİNÇ

Bu ilin o dönemlerdeki en renkli ve sportmen ailelerinden birinin dört erkek çocuğundan en küçük olanıydı Özer Aldinç (sol başta)

Ağabeyi İsmet Aldinç, ailenin en büyüğüydü…

Fenerbahçe hentbol takımının yıldızıydı…

Onun küçüğü Mithat Aldinç, İdmanyurdu Futbol Takımı kaptanıydı…

Futbola “burun vuruşunu” sokan dev bir stoperdi…

Dolmabahçe’de virajı alamayıp tarihi ağaçlara çarpıp kaza yapınca hayatını yitirmişti…

Ve nihayet Sakaryaspor’un kurucu kadrosunda teknik direktör, kaleci ve kaptan olarak yer alan unutulmaz futbolcu Fikret Aldinç’in en küçük kardeşiydi, Özer Aldinç… (fotoğrafta ikinci sırada)

Kendisi kuzeni, rahmetli Suat Aldinç ile Adagençlik Basketbol Takımı’nın as sporcularındandı…

Aramızdan ayrılalı yıllar oldu…

EROL GİRİŞKEN

Uzunçarşı’nın en görkemli işyeri olan Kuzulu Mağaza’nın sahiplerinden Sabri Girişken’in üç oğlundan biridir…

Fotoğrafta hayatta olan Yaşar Pekçetin, Fikri Görgülü ve Suat Uzel ile birlikte, yaşayan Adapazarlı gençlerden olan Erol Girişken, Güneş Gazetesi’nde ve Yeni Sakarya’da uzun süre spor yazarlığı yaptı; renkli yaşam tarzıyla bilinir…

MUSTAFA YAZICILAR

Sakaryaspor’a, Düzcespor’dan gelen sol açık Atilla’nın mekan sahibi babası idi...

Onun sıcak, samimi ve örnek esnaf anlayışı her gece lokantasının dolup taşmasını sağlardı…

YAŞAR PEKÇETİN

Şehrin en geniş ailelerinden birinin, neşeli ve esprili bir ferdiydi…

Ayakkabıcıydı… Babasının İstanbul’dan aldığı mest lastikleri çaktırmadan çok ucuza pazarcıya satıyor, babası da gidip ucuz fiyata oradan alıyormuş…

“Bundan sonra İstanbul’a gitmeye gerek yok, pazaryerinde bir yer buldum… Artık mest lastikleri oradan alacağız, İstanbul’da bizi kazıklıyorlar da haberimiz yokmuş” dermiş babası…

Ve tabii o gece masa yıkılırmış kahkahadan, şimdi Antalya’da yaşıyor…

FİKRİ GÖRGÜLÜ

Adapazarı eski Belediye binası arkasındaki kasaplar çarşısında sakatatçı idi… O nedenle “ciğerci” lakabını almıştı…

Şu anda İstanbul’da sürdürüyor hayatını, zaman zaman eski dostlarıyla buluşarak…

ABİT MUTLU

Grubun en renkli kişilerinden biri de diş teknisyeni Abit Mutlu idi…

Dişçi Lütfü Yaman’ın yetiştirdiği teknisyenlerden biriydi…

Şimdi hem ustası hem kendisi aramızda değil… Vefat edip gideli yıllar oldu, unutulmaz esprileri kaldı geride…

VE SUAT UZEL

Babası rahmetli Hamdi Uzel, tarihi Uzunçarşı’nın sembol isimlerinden biriydi…

Her gelip geçenin takıldığı ve payını aldığı sevilen bir manifaturacıydı… İki oğlu, bir kızı vardı…

Futbolcu olanı, takım arkadaşım büyük oğlu Sedat askerden firar etmiş, aranıyordu…

İstanbul Vefa Stadı’nda Çorumspor ile Karagümrük maçını seyrederken, Sedat’ı gördüm sahada!

Ertesi gün Fotospor’da takımın fotoğrafı çıktı…

Gelip babasına haber verdim…

İnanamadı… Fotospor’u görünce başladı ağlamaya…

Sedat şimdi yaşamıyor…

Küçük oğlu Suat ise eski Sakaryasporlu basketbolcu olarak, babasının yöneticilik yaptığı Sakaryaspor Basketbol Takımının formasını giydi yıllarca…

Kurucu yönetici olan rahmetli Hamdi Uzel, yönetici arkadaşı Zeki Duyak (Şepo) ile “beleşçilerin adeta korkulu rüyası” idi yıllarca…

Bu haftaki Pazar Filemiz’i yarım asır öncesinden kalma bir fotoğraftan yola çıkarak boşaltalım istedik, nostaljik duygularla sizler için bir kez daha…

Vefat edip gidenlere rahmet, kalanlara selam olsun diyerek…