Merdivenlerin ayağının altında kaydığını, bir anda binanın zeminine indiğini dile getiren Tekce, çığlıkları duyarak düştüğü yerden kalktığını, bir delik bularak dışarı çıkmayı başardığını ifade etti.
"Dünyanın sonu gelmiş gibiydi" diyen Tekce, şöyle konuştu:
"İnanamıyordum. Öleceğimi düşündüm. Sonradan bir umutla yeşerdim, 'Ölürsem ailem ne yapacak?' diye düşündüm. 112'yi ve annemi aradım, yerimi söyledim. Çok küçük bir ara gördüm, molozları 20 dakika uğraştıktan sonra çekerek kendimi yukarı çektim. Bir dairenin kapısından girdim, balkondan beni aldılar. Yarım saat sonra çıktım. Bu sırada elimden kuşun kafesini düşürmüşüm. Kuşum öldü sandım. İki gün sonra yaşadığını öğrendim."
"AYNI RENKTE BAŞKA BİR KUŞ ALMIŞLAR"
Binanın çöken alt iki katında çok sevdiği komşularının yaşamlarını yitirdiğini, yaşadıklarını düşününce kendisini kuşunun kurtardığına inandığını anlatan Tekce, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim blokta 2 kat yer altında kalıyor. Ben de kuşumu almak için 10 saniye kaybediyorum. Kuşumu almamış olsaydım 2. kata varmış olacaktım. Ben de tamamen göçük altında kalacaktım. Yaşama ihtimalim çok azalacaktı. 'Kuşum beni kurtardı.' diyebilirim. İlk başta kuşumu öldü zannettim. 6 senedir birlikteydik, beraber büyüdük. Öldü zannedince bana aynı renkte başka bir kuş almışlar. Sonradan ölmediği ortaya çıktı. Şimdi 2 kuşum var."
