Yine yaptı yapacağını siyaset. Güçlü olanın galibiyetiyle sonuçlanan manzara, 2009 seçimlerinde AKP Karasu ve Pamukova’da seçimleri MHP adaylarına kaybetmişti.

Mehmet İspiroğlu ve Cevat Keser AKP’li olmayan iki belediye başkanı idi. Sandıktan MHP’li adaylar olarak çıktılar ve ilçelerinde belediye başkanı seçildiler. İktidar adaylarıyla yarıştılar, zor olanı başardılar.

Ne oldu da, şartlar onları buraya getirdi. Henüz resmi olarak parti değiştirdiklerini söyleyemeyiz ama yansıyan hava işlemin bittiği yönünde. İktidar gücü iki belediye başkanını saflarına katıyor.

Bu tablo ile Büyükşehir dahil on yedi belediye başkanı iktidar partisinden. İktidar, sandıkta alamadığı seçimi transfer yoluyla almaya çalışıyor.

Parti değiştirmeyi öteden beri doğru bulmam, bu hususta her zaman eleştiri getirmişimdir. Bunun doğru bir zemin olmadığını düşünürüm. Ben böyle düşünürüm ama siyasette ki karşılığı nedense böyle olmaz, geçişler maalesef kolay sağlanıyor.

İspiroğlu ve Keser bölgelerinde mensubu olduğu partileri ve kendi ağırlıkları ile seçim aldılar. Seçilmelerine ilişkin bir kaygıyla mı ya da muhalefette hizmet üretememe kaygısıyla mı bu geçişi düşündüler?

Siyasetin temel aritmetiği, kağıt üzerinde yapılan hesaplamada olduğu gibi olmadığı geçmiş örneklerle görmek mümkün. İktidarın oyu üzerine kendi oyumu da koyarım ve seçimi alırım hesabı çoğu zaman tutmamıştır.

Muhalefette hizmet üretme sıkıntısı çekiyoruz ise sorun daha da vahim. İktidar kendinden olmayanı engelliyor, yardımda bulunmuyor ise bu arkadaşlar bu durumu çıkıp açıklamalılar.

Gerekçe her ne olursa olsun, her iki belediye başkanının durumu oldukça zor.

Her iki belediye başkanının bulundukları durum zor, her iki partinin eleştiriler karşısında durumları zor, peki adaylara güvenip oy veren insanların durumu kolay mı?

Onlara inanan, her türlü baskıya karşı, verdiği oya belediye başkanının sahip çıkacağını düşündüğü Karasu’luların Pamukova’lıların hissettikleri ne olacak? Yarı yolda bırakıldıklarını düşünmezler mi?

[email protected]