Eski bakan Ersin Taranoğlu, 31 Mart seçimleri öncesinde bir hayli revaçtaydı…
Üst üste yaptığı toplantılar ve Sakarya için hazırladığı projelerle sürekli gündem oluyordu…
Birçok gazeteci toplantılarına katılıp haberlerini yapmasa da usta politikacı çeşitli vesilelerle sesini duyurmayı başarıyordu…
Ortaya koyduğu projeler birçok yorumcu tarafından hayal ürünü olarak nitelendiriliyordu…
“Belediyenin bütçesi belli. Bu projeleri hangi bütçe ile yapacaksın” diye soruyorlardı…
Oysa kendisinin bu soruya çok net bir cevabı vardı: “Siyasetçisiyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, basınıyla, hep birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gideceğiz, bu projeleri önüne koyacağız ve bu projelerin hepsini kendisinin onayı ve devletin gücüyle hayata geçireceğiz. Bu şehirden yüzde 70 oy almış olan Cumhurbaşkanı Erdoğan asla bu projeleri reddetmez!”
Bu kadar basit ve netti cevabı!
Taranoğlu’nun o dönem seslendirdiği projeleri şimdi bakıyoruz Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce dillendiriyor…
Şehre yeni bir giriş kapısı açılması, SGK katlı kavşağı yapılması, Gar’ın taşınması ve yeni bir bulvar oluşturulması, nostaljik tramvay, hafif raylı sistem gibi projeler Ersin Taranoğlu’nun da gündemindeydi…
Ekrem Yüce SGK katlı kavşağı diyor, Taranoğlu Maltepe tüneli diyordu…
Ekrem Yüce Yeni Cami-Millet Bahçesi arasında nostaljik tramvay diyor, Taranoğlu Mithatpaşa ile şimdiki gar arasında tramvay diyordu…

----


Ekrem Yüce Gar ile Donatım Park arasında yeni bulvar diyor, Taranoğlu Gar ile Mithatpaşa arasında Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı diyordu…
Ekrem Yüce Yenikent ve Kampüs’e raylı taşımacılık diyor, Taranoğlu daha da öteye gidip Arifiye ve Sapanca’ya da raylı taşımacılık diyordu…
Ekrem Yüce Gar’ı Donatım Park’ın oraya taşıyalım diyor, Taranoğlu daha da öteye, Mithatpaşa’ya taşıyalım diyordu…
Ekrem Yüce Dörtyol bölgesinde kentsel dönüşüm için çalışmaları olduğunu söylüyor, aynısını Taranoğlu da söylüyordu…
Ekrem Yüce Pekşenler’in oradan şehre yeni bir giriş kapısı diyor, Taranoğlu da “Başka bir şehir girişi ve yeni bulvar” diyordu…
Yani genel olarak baktığımızda Ekrem Yüce, Ersin Taranoğlu’nun ortaya koyduğu projeleri dillendiriyor bugünlerde…
Ama hiç kimse çıkıp da, “Bunları hangi parayla yapacaksın? Belediyenin bütçesi belli. Bu projelerin hepsi hayal ürünü” falan demiyor…
Demek ki burada önemli olan projelerin içeriği ve gerçekçiliğinden ziyade bunları kimin ortaya koyduğu imiş…
Ekrem Yüce söylerse “Olabilir, yapılabilir” lakin Ersin Taranoğlu söylerse “Ütopya, hayal ürünü!”
Şimdi çıkıp da “Ama Taranoğlu depremden sonra bu şehre küstü gitti” diyecekler…
Ama gel gelelim Ekrem Yüce de Erenler Belediye başkanlığını bırakıp gitmişti…
Velhasıl kelam Sakarya’nın sorunları ve bu sorunların çözüm önerileri belli…
Yani aklın yolu bir…
Bu itibarla Ekrem Yüce’nin dile getirdiği tüm projeler bu şehrin ihtiyacı olan projeler…
Anlaşılan o ki Ersin Taranoğlu’nun kendisi aday olup kazanamamış olsa da fikirleri ve projeleri kazanmış görünüyor…
Ben Ekrem başkanın yerinde olsam makamıma davet eder, tüm bu projeleri ve bu projeleri hayata geçirecek formülü bir de Ersin Taranoğlu’nun kendisinden dinlerdim…
Ne de olsa her şey Sakarya için…

----


GÜVEN ÖVÜN DE BEKLENENİ YAPTI
Hendek Belediye Başkanı Turgut Babaoğlu’nun Büyük Birlik Partisi’nden Milliyetçi Hareket Partisi’ne geçmesinin ardından, Pamukova Belediye Başkanı Güven Övün de Saadet Partisi’nden ayrılıp AK Parti saflarına katıldı…
Beklenen bir gelişmeydi ve gerçekleşti…
Tıpkı Babaoğlu’nun kararı gibi Övün’ün bu tasarrufu da bazı kesimlerce eleştiri konusu oldu…
Ben daha önce de dediğim gibi bu iki ismin partileriyle değil, kişisel oylarıyla başkan seçildiğini düşünüyorum…
AK Parti’nin yanlış aday belirleme stratejisi de bu iki ismin ekmeğine yağ sürmüş ve tereyağından kıl çeker gibi seçimi kazanmışlardı…
Ama böyle olmasına rağmen Babaoğlu’nun aklı MHP’de, Övün’ün aklı da AK Parti’de kalmıştı…
Üstelik iki başkanın meclisinde de çoğunluk Cumhur İttifakı’ndaydı…
Borçlanma yetkisi başta olmak üzere birçok hususta meclisin desteğine ihtiyacınız var…
Bu yüzden ben bu durumu yadırgamıyorum…
Her ne kadar tepki gösterseler de Saadet Partililerin de yadırgadıklarını sanmıyorum…
Ne yani; şimdi çıkıp da AK Partili bir belediye başkanı Saadet Partisi’ne katılmak istese, “Hayır gelme” mi diyecekler!

----


GELECEK PARTİSİ’NİN GELECEĞİ
Gelecek Partisi’nin Sakarya kurucu il başkanı beklendiği gibi Ender Serbes oldu…
Geçenlerde ziyaretimize gelen Serbes’i hayli istekli ve heyecanlı gördüm…
Ancak işi kolay değil…
Her kesimden ve de herkesi kucaklayan 50 kişilik yönetim kurulu oluşturacaklarını ve 16 ilçede de örgütleneceklerini söyledi…
Bazıları hayli köklü olmak üzere bu kadar çok muhalefet partisi varken ve birçok isim de Ali Babacan’ın kuracağı partinin beklentisi içerisindeyken her kesimden kabul görecek güçlü bir yönetim oluşturmak o kadar da kolay olmasa gerek…
Ne diyelim; Allah kolaylık versin…

----


İYİ PARTİ SIKI ÇALIŞIYOR
Daha yeni kurulmasına karşılık Sakarya’dan milletvekili çıkarmayı başaran İYİ Parti, yerel seçimlerde umduğunu bulamasa da motivasyonunu kaybetmemiş görünüyor…
Gerek Milletvekili Ümit Dikbayır, gerekse İl Başkanı Selçuk Kılıçaslan teşkilatı diri tutmak adına büyük çaba sarf ediyor…
Her fırsatta halkın içinde ve sahadalar…
Geçtiğimiz günlerde yapılan hamle de deyim yerindeyse bir hayli ses getirdi…
AK Parti Milletvekili Recep Uncuoğlu’nun kardeşi Mustafa Uncuoğlu İYİ Parti’ye katıldı…
Beş parmağın beşi bir değildir…
Aynı aileden de olsa herkes birbiriyle aynı düşünmek zorunda değil…
Ama kim ne derse desin insanların ilgisini çeken ve bazı kesimlerin üzerinde derin etki yaratan bir katılım oldu bu…
Sözün özü İYİ Parti iyi çalışıyor…
Diğer muhalefet partilerine duyurulur…

----


İYİ Kİ SİYASETÇİ DEĞİLİM
Elazığ’da meydana gelen ve çevre illerde de hissedilen deprem ülkemizdeki deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi…
Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum…
Hükümetiyle muhalefetiyle ülke insanımız her zaman olduğu gibi yaraları sarmak adına seferber olmuş durumda…
Ama maalesef bu seferberliği hep deprem olduktan sonra sergiliyoruz…
Deprem olmadan önlemini almak aklımıza gelmiyor…
Her deprem sonrasında Sakarya’nın deprem gerçeğini de gündeme getiriyoruz…
Bu işin uzmanları olası bir depremde Sakarya’da binlerce binanın yıkılacağını ve binlerce insanımızın hayatını kaybedeceğini söylüyor…
Sadece Sakarya değil, Türkiye’nin adeta kalbi olan İstanbul da benzer tehlike altında…
Lakin bu konuda başta belediye başkanları olmak üzere sorumluluk sahibi siyasetçilerin kılı dahi kıpırdamıyor…
İyi ki siyasetçi değilim, hele ki gücü elinde bulunduran bir siyasetçi değilim diyorum zaman zaman kendime…
Zira yüz binlerce insanın sorumluluğu üzerimdeyken gözüme uyku girmezdi!