Sakaryaspor galibiyet serisini içerdeki Bergama maçıyla sürdürerek rakiplerinin (Ankarademir hariç) puan kaybetmesiyle zirvedeki yerini sağlamlaştırdı. Yağmur, soğuk demeden stadı dolduran binlerce yeşil siyahlı taraftarlar mükemmel bir atmosferde maçın oynanmasını sağlarken tek eksik zeminin bozukluğu oldu.
Geçen hafta gereksiz yere kırmızı kart görerek atılan Burak'ın yerine orta sahada görmeye alıştığımız Mert oynarken ondan boşalan orta alana da kulübeden Sedat kaydırılmıştı. Mert maçın başlarında yerini yadırgasa da ilerleyen dakikalarda alışarak sırıtmadı. Sedat ise forma şansını tekrar yakalamanın zorluğunu bilircesine diri ve etkili bir oyun sergiledi.
İnanılmaz seyirci desteğini arkasına alan yeşil siyahlılar rakibin önde basmasıyla biraz tökezlese de defansın arkasına oyuncu kaçırarak bu baskıdan kurtulmayı başardı. Duran topta Levent-Sedat ikili oyunu sonrası gelen ortaya Gökhan'ın kafasıyla öne geçtik. Geçen hafta sonradan girerek attığı iki golle kendini bu hafta 11'de bulan Gökhan kaldığı yerden devam ederek adeta ben bu takımın vazgeçilmeyecek santraforuyum mesajı da veriyordu oynadığı oyunla. 2. golde gene defansın arkasına sarkan Gökhan,ın ortasından geldi. Arka direkte kendini unutturan Levent'e golü attıran Gökhan'ın ortası kadar Levent'in vuruşu da jenerik olacak kadar güzeldi. Bu dakikadan sonra rakip savunma ile Sakaryaspor kontraatakları arasında geçen maçta daha fazla gol olmaması oyuncuların son paslarda acele etmesi ve beceriksizlikleriydi Skor lehimize olduğu için bu durum fazla sırıtmadı.
Abdülkadir dün o kadar kötü bir günündeydi ki daha erken oyundan alınması onun da lehine olurdu. Nedense Ercümend Hoca oyuncu değişikliğiklerini çok geç yaptı. Oysa ki yedeklerde takımı öne taşıyacak hareket ve kaliteyi artıracak oyucular da vardı. Arda, Burak, Ünal, Hamza oyuna daha erken alınabilecek oyunculardı.
Bir de Özgür Kediklimiz var bir dakika yerinde durmayan, inanılmaz enerjisiyle takıma güç katan fakat topu gereksiz sürerek kendi kendini yorarak hem takıma hem kendine zarar veren bir yapıda. Bir de lüzumsuz gördüğü sarı kart yok mu insanı çileden çıkarır. Oyunu basit oynayıp gereksiz kartlardan uzak durursa takıma katkısı bir kat daha artacak olan Kedikli o zaman takımın gediklisi olabilir. Galip geldiğimiz maçlardan ders çıkatmamız gereken önemli hususlar var bunları görmezden gelirsek ileride sıkıntı yaşamamıza sebep olabilir. Seyirci mükemmele yakın ama gereksiz yere yakılan meşalelerin takımımıza para cezası olarak geldiği unutulmamalı.
2-0 biten maçta kaçırdığımız goller ve pozisyonlara bakarsak bir düzine kadar gol atmamız içten bile değildi. Gereksiz kart görme alışkanlığımıza da teknik heyetin bir dur demesi lazım. Yedek oyuncularımızın da daha erken forma şansı bulup takımdan soğutulmaması şart.
Her şeye rağmen yeşil siyahlılar doludizgin bir üst lige doğru emin adımlarla ilerliyor...
