Polemik siyasetin belirleyeni oldu, hal böyle olunca da tartışmanın ve eleştirinin sonuçları üzerinden beklentide oluşmuyor.

Maksat polemikten galip çıkabilmek, tabelada yazacak skor önemli galibiyeti belirleyen nihai sarf edilen sözlerin çokluğu ve şiddeti.

Geçtiğimiz haftalarda Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce ve CHP İl Başkanı arasında yaşanan polemiğe tanıklık etmiştik.

“ Yapılan işi kontrol ettik, altı ay içerisinde bitirileceği söylenen meydan tam bir yılı aşkın bitirilemedi. Bu gidişle aylar sonra belki bitirilebilir.

Esnaf mağdur, minibüsçüler mağdur, en önemlisi halk mağdur. Bu işin bir an önce bitirin de vatandaş mağdur olmasın. Paranız yoksa niye ihaleye çıkıyorsunuz.” Keleş’ten Un Kapanı Meydan çalışmalarını incelemesi ve esnaf ziyaretinden sonra böyle bir açıklama gelmişti.

Yüce’den cevap ise “Bu şehrin sorumlu bir idarecisi olarak, gece gündüz kendini bu şehir için telef eden bir kardeşiniz olarak, gecesini gündüzüne katan bir kardeşiniz olarak bunu şiddetle şiddetle telin ediyorum.

Allah Allah, benim paramın hesabını sen mi yapıyorsun? Benim para hesabımı sen mi biliyorsun? Ben attığım her adımı, her kuruşun hesabını bilen, birisiyim. Her şeyi biliyorum” öfkeli ve şiddetli oldu.

Keleş’ten de benzeri açıklamalar geldi, karşılıklı söz yarıştırdılar.

Başkan Keleş” Bu şekilde basın üzerinden fikir beyan etmek yerine buyurun 4 Milletvekiliniz ile birlikte bende Grup Başkanvekilimiz ile canlı yayında bir araya gelelim. Bu şekilde hem birileri basını tehdit etmemiş olur, hem de birbirimizin gözünün içine bakarak Sakarya’nın sorun ve sıkıntılarını konuşur, neler yapılması gerektiğini istişare etmiş oluruz” diyerek bir çağrıda bulundu.

Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu” Hiçbir hizmet üretmeden, başarıyı algıdan ibaret gören, aldığı kredilere lansman programı yapan ve temel atmama törenleri düzenleyenlerden asla olmayacağız.” Ekim ayı Meclis toplantısında bir konuşma yaptı.

Keleş “Sayın Işıksu, 3yıla yakın süredir görev yapıyorsun, bu süre içerisinde hayata geçirilmiş tek proje yok. Sorumluluk ve görev alanın Adapazarı ilçesi yurttaşına hizmet üretmekken, boyundan büyük işlere kalkıp haddin olmayan sözler sarf ediyorsun. Deprem tehlikesi olan Adapazarı’nda 31 mahalle için kentsel dönüşüm kararı alındı. Ne zaman başlayacaksınız. Oraya buraya laf yetiştirip popülerlik peşinde koşmak yerine kentsel dönüşüme başlayın” Diye bir cevap geldi.

Polemik hususunda benzeri manzaralarda gelişmeler yaşandı, karşılıklı sözler burada da havada uçuştu.

Yine canlı yayın çağrısı ile nokta koyuldu.

Keleş “4 milletvekiliniz, Büyükşehir Belediye Başkanı ve Adapazarı Belediye Başkanını da alın canlı yayına çıkalım. Burada şehrimizin çözülemeyen onlarca sorununu konuşalım.” Diyerek canlı yayın çağrısını tekrarladı.

Şu ana kadar her iki çağrıya da karşılık verilmedi, sanırım uygun zaman beklenmekte planlanmakta.

Doğrusu karşılıklı söz yarıştırmaktansa bir an önce canlı yayın programında şehrin sorunlarını tartışılıyor olması, çözüme katkı koyması hususunda faydası olacaktır kuşkusuz.

Terk edilen bir geleneği başlatması adına taşıyacağı ve örnek teşkil etmesi adına önemi de yadsınamaz.

Demokratik yollar açık kalmalı, tıkanmamalı. Esas olan demokratik yolların açıklığıdır, eleştiri siyasal ve demokratik yaşamın gereğidir.

Muhalefet sözünü söyleyecek, iktidar erkleri sözün muhatabı olmaktan kaçınmayacak.

Her iki belediye başkanı bugüne kadar yaşanan gelişmelerden ziyadesi ile rahatsız olmuşa benziyor, oysaki yüklendikleri sorumluluğun gereğidir hesap verebilmek.

Adresi de iddia sahiplerinin karşılıklı değerlendirmesidir ki bunun yolu canlı yayın programından geçmekte.

Bilgilenmenin de en doğru yolu, Keleş’in çağrısını yinelemekte fayda var. En kısa ve uygun zamanda canlı yayın ve şehrin sorunlarının konuşulduğu platform oluşturmak.

Masum talep katkı koymak adına çağrıyı tekrarlamakta fayda var, sorumluluk gereği.

Bu sayede polemiğe son vermiş olursunuz…